Hikaye / Aşk Hikayeleri

Eklenme Tarihi : 11.08.2013
Okunma Sayısı : 1608
Yorum Sayısı : 0
Yüzbaşı Kemal (On dokuzuncu Bölüm)

Anılar, acı hatıralar işte buydu Zafer Kemal'in geçmişine dönük 
hayat hikayesi, belki de geçmişi ile yüzleşmenin sona ermesi 
nedeniyle o gece derin ve huzurlu bir uyku uyudu.

Gözünü açtığında markası bile silinmiş olan dedesinin yadigarı
saatin kolunu sıktığını fark etti.

Hafifçe irkildi, doğrulmaya çalıştı. Üşümüştü. El yordamı ile
yere düşen battaniyeyi bulmaya çalıştı.

Bulamayınca tekrar doğrulup bir müddet kendine gelmeyi 
bekledi.

Bir süre sonra kolunu sıkan saate baktı. Henüz sabahın
Altı buçuğuydu.

Tembellikle ayağa kalktı. Pijamasını beline doğru çekti.
Bir şeylerden ürker gibi banyoya doğru usulca gitti.

Elini yüzünü yıkayıp, aynaya baktığında, sanki kendi ile
göz göze gelmek istemiyordu. İçinde bir tedirginlik vardı.
Sanki yeni bir hayata başlamakla oğluna ve Nesrine 
ihanet edecek olma duygusuna kapıldı.

Sonra bolca suyla, yüzünü bir daha bir daha yıkadı.

Evet eşini ve oğlunu kaybetmişti. Ama artık yeni bir
dünyası vardı. Sayde...

Onunla hayata farklı pencerelerden bakmak ve yeniden 
başlamak çok güzeldi.

Yılmaz Güney'in bir şiiri geldi aklına

"Eskiden bilmezdim yalnızlığı
Bir ağaç nasıl yalnız değilse ormanında
Bir çiçek kendi dalında
Eskiden bilmezdim yalnızlığı
Yalnızlığın içinde 
Şimdi yalnız, yalnız mıyım
Kopuk muyum dalımdan
Uzağında mı kaldım ormanın"

Hayır, hayır diye söylendi kendi kendine artık yalnız değilim...

Kabahat değildi yaptığı, neden kabahat olsun ki
Yeniden sevmeye, hayata yeniden sarılmaya elbette hakkı
vardı.

Sayde'yi gerçekten çok sevmişti ve gün güne içinde daha 
da büyüyordu bu sevgi

Sanki her düşündüğünü bir şiirle destekliyordu o sabah 
ve yine Yılmaz Güneyden bir şiir döküldü dudaklarından

Hangi zorluğu 
yenmemiş insanoğlu. 
Hele taşıyorsa içinde 
bu insanca sevgiyi. 
Güzel günler 
zorlu duraklardan 
geçer sevdiğim. 
Damla damla 
birikiyor insan. 
Damla damla sevgili... 
Bir gün 
akıp gideceğiz hayata. 
Duvarlar yıkılacak, 
açılacak bütün kapılar 
bilesin. 
Benim yüreğim 
sensin şimdi 
seni vurur durur... 
Ve yine damla damla 
çoğalıyorsun içimde.

Şimdi yaralı yüreği Sayde'yi vuruyordu tıpkı şiirde ki gibi...

Giyinmeye başladığında yüreği iyice coşmaya başlamıştı.

Bir kıvılcım düşer önce
Büyür yavaş yavaş
Bir bakarsın volkan olmuş
Yanmışsın arkadaş

Ortak olmak her sevince
Her derde kedere 
Ve yürümek ömür boyu
Beraberce el ele

Devam edecek

Yazan ve seslendiren Mehmet Fikret ÜNALAN

( Yüzbaşı Kemal (On Dokuzuncu Bölüm) başlıklı yazı MehmetFikret tarafından 11.08.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.