Gönlünün
hislerini doğru aktar meclise,
Sazlar
akortsuz çağlar, baykuşu üzemezsin.
Güllerin
kavgasıyla oluşmasın hadise,
Mevsimler
matem döker, hüsranı ezemezsin.
Tezgâhlarına
doku bitimsiz deryaları,
Alevlendir
sözünde tutuşan hülyaları,
Geceler
yaklaşırken söndürme ziyaları,
Akşamlar
kasvet yığar, kâbusu çizemezsin.
Zulme meftun
olup da meyil verme şeytana,
Kalbinin
otağını dönüştürme zindana,
Işıkların yanarken
zehir verme dermana,
Kalırsın
fanuslarda, endamı çözemezsin.
Sözlerinden
hızlıca söküp durma sohbeti,
Dudağın nuru
yaksın, eksiltme letafeti,
Yığ şimdi
tövbeleri, yetim yapma mabedi,
Dillerin sükût
eder, hikmeti dizemezsin.
Âlemin
kargaşası bozmasın meskenini,
Ellerine
ördürme güllerin dikenini,
Şeytanın
aleviyle yaktırma bedenini,
Beklediğin nurları
gönlüne süzemezsin.
Pervane’yi
duymazsan doğruyu bilemezsin,
Rahmetlerin
içinde ölmeden ölemezsin,
İçinde
yaşattığın sancıyı silemezsin,
Kalp gözün
açılsa da cenneti sezemezsin.