Ruhun sığlarından düş tarlaları
Kırık kafeslerde fey-mim
Gayyaya yolculuk
Ve
Feyk
Yıldızlar vurulur şeffaflıklarda
Gümüş bir iz süpürülür lisanımızdan tutsak dualarda
Durulur..
Kara bir gölge b/asılır sol yanımıza
Maskeli yüzlerde taşlanan şeytan sandığımız
Yanmadan – tutuşacağız
Durup
Ağlamalarımıza hüzün geçitleri ulamalarımız
Hu/şu..
Silüetlerden
debelenmiş aydınlıklarımız
Aynalardan tanıştığımız başkaldırılarımız
Serçe sürüsü
Kuş rüyası
Yılan zehrinden ilham alan asilik türküsü
Sabaha direnen meltem ayrığı
Seher süprüntülerinden aksak su örtüsü
Bizi gururla karıştıran
O malum derde gark olduğumuz terennüm sancısı..
Alacakaranlık ve dönence
Şerefine ekilir iç haznemize
Hüzün çiçekleri lisansız
Paslı bir çividir efkâr
Çakılır en derin yerine yüreğimizin
Var oluş
Ve yok oluş…
Eteklerinde bir yığın ölü-sus
Duruyorsunuz
Temizlerken yara berelerimizi sükun
Hazansa- hazan
Nadasa bırakılırken yaşananlar
Başka bir zamandan çalınan
Ayan- beyan
Beyazdan ve karadan soyutlanan
Ömre dair meneviş ve hatırat
S/sonsuzluğu anımsatan köpük köpük hâyâl
Anılar
Fetret devrimi
Sorular
Noktacıklar…
D/uyun!!!..
Ümitlerimiz bitmeden kırıntılarda
S/alın bizi lâl sorgulara- kavurun
Bir bebek niyetiyle
Maviyle yoğurun
‘’Ç/oğul’’ dediğimiz, çoğul ötesinde göremediğimiz
Her şeyin sırrını
Bir çiçeğin damarına nakş ettiğimiz
Sıyrılıp anlamsız zaferlerden
Uyuşup kalmak kâinatın gölgesinden
Kala kaldığımız.
Tefekkür,
Yırtılırken gök mabedi
Titreşir ten, çıplaklanır kul
Kaç kez örtünmeye meyl eder çirkinliklerimiz
Çığlık atımı çarparken kılcal damarlarına taşların
Sınırsızlığa yayılır huzur labirentlerindeki t/iz..