Online Üye
Online Ziyaretçi
Milli eğitimsizlik. Terim biraz farklı gelmiştir. Evet haklısınız. Terim aslında farklı değil biraz derin düşündüğümüzde. Ülkemizdeki eğitim modelimizin hep milli eğitim olduğunu söylerler bize fakat sizce aslı öyle midir? Ve ya milli eğitim konuları olan konularımızı hiç düşündünüz mü?
Milli eğitim bir milletin milli, manevi, örf ve adetlerini anlatan, onları gelecek nesillere öğreten ve milli eğitimi gelecek nesillere aktaran eğitimdir. Ülkemizdeki eğitim sistemi aslında ilk olarak bu amaçlanarak ortaya çıkarılmıştır.
Osmanlı dönemindeki eğitim sistemiz ilk başlarda medrese ve mahalle mektepleri üzerineyken son dönemlerde açılan azınlık okulları etki göstermekteydi ve aşırı derecede kendi faaliyetlerini yapıyorlardı. Bir tarafından dini bir eğitim öğretiliyor diğer tarafından Batı tekniği kullanılan modern bir eğitim vardı. Buna da ne kadar modern denilirse. Çünkü onlar kendi faaliyetlerini yürütüyorlardı. Türkiye Cumhuriyet’inin kurulmasıyla eğitimde Tevhidi-i Tedrisat Kanunu ile yabancı okullar sorunu çözüldü üstüne birde dini eğitim veren okullar kapatılarak eğitim sistemi devletin planına göre bağlandı. İşte tamda buradan sonra en güzel şekliyle milli eğitim sistemimiz uygulanmaya başladı. Ulu Önder eğitim programını kendi belirleyerek gelecek neslin daha bilgili, çalışkan, azimli ve tarihi bilen biri olarak yetişmesini sağlıyordu. Bunu şu sözünde de görebiliyoruz. Ne diyor Atatürk: “Muhtaç olduğunuz kudret damarlarınızdaki asil kanda saklıdır.” Tarihi bilmeyen toplum geleceğini kuramazdı çünkü.
İşte asıl olanlarda Başbuğ’un vefatıyla başladı. İsmet İnönü ve ondan sonra gelenler eğitimi Atatürk’ün çizgisinden çıkarmaya başladılar. Kendi istedikleri eğitim planını çizmeye başladılar. Şu an ise artık iş iyice çığırından çıkmaya başladı. Gördüğümüz eğitim sistemindeki tarihimiz sanki Osmanlı tarihiyle sınırlı kalıyor gibi. Test ve sınav mantığı oturtularak genç beyinlerin çalışmasını durduruyorlar. Zaten bu durumlarda olmamızın milli bir havamızın olmasının asıl sebebi de bu. Irkçılığa karşı tutum gösteren öğretmenler ise artık bu işin yaraya tuz basan kısmı. Daha çok kendi düşüncelerindeki öğretmenleri atayan hükümet diğer öğretmenleri ise susturma politikası gütmekte. Şimdi diyeceksiniz bizim ırkçı öğretmenimiz az ama bunun sebebi de milli eğitimsizlikten kaynaklanmaktadır. Milliyetçilik kavramı şu an bile gençlere öcü gibi gösterilmektedir.
Bu şartlar altında gelişen nesillerde milli bilinç oluşmamaktadır. Milli bilinç, milli düşünce ve milli ideoloji oluşturulmadan yetişen gençler bazı durumlarda çaresiz kalmaktadırlar. Bu konuda işler bize düşmelidir. Şu an bilgibağ ortamında milli görüşlerimizi açıklamalıyız. Bunu kendi arkadaşlarımdan da bilmekteyim ki çoğu arkadaşım benim sayemde biliyor şu an Atsız Ata’mızı. Öğretmekten ve anlatmaktan da bıkmayacağım. Onlar eğitim millileştirmiyorlarsa biz anlatacağız onlara. Gaflet ve dalalet uykusunda şu anki bizim gibi gençler ve ağabeylerimiz uyandıracaklardır bu milleti uykudan. Ve Başbuğ’umuzun şu sözleriyle yazıma son noktayı koyuyorum.
“Eğitimdir ki, bir milleti ya hür, müstakil, şanlı ve yüksek bir cemiyet halinde yaşatır, ya da bir milleti esaret ve sefalete terk eder”
GENÇ bÖRÜ