Yorgun bedenini güller üstüne,

Usul usul serer zevale doğru.

Solgun gölgesini yollar üstüne,

Gergef gergef gerer leyale doğru.

 

İkindi zamanı günün inişi,

Yoktur bu menzilin geri dönüşü,

Ölümü andırır şemin sönüşü,

Götürür yüreği melale doğru.

 

Akşamın gurubu yaprak dökümü,

Güneşin batımı boyun bükümü,

Azrail başında bir iç çekimi,

Açar kapıları Celale doğru.

 

Yatsıyla tükenir morun ahengi,

Maviden siyaha dönüşür rengi,

İbadet faslının geceyle cengi,

Gizemli yol tutar hilale doğru.

 

Sır gibi tüllenir afakta boşluk,

Geceyi gündüze döndürür loşluk,

Ayda nabız tutar yansıyan hoşluk,

Uzatır elini şimale doğru.

 

Seherin kapısı kula açıktır,

Şafağın söküşü güne açıktır,

Kuşluk vakti sevda gibi sıcaktır,

Nice düş kurulur helale doğru.

 

Öğle, hükümrandır gün ortasında,

İnsan ömrü gibi can ortasında,

Yirmi dört saatin tam ortasında,

Ruhu zinde tutar hayale doğru.

 

Sabahın neşesi günün başıdır,

Akşamın minesi, sonun başıdır,

Sonun aydınlığı zorun başıdır,

Bir ince çizgidir kemale doğru.

 

                            Rabia BARIŞ

 

 

 

 

 

( Güneş başlıklı yazı Rabia Barış tarafından 10.04.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.