Online Üye
Online Ziyaretçi
Çanakkale Zaferi, bizim şanlı tarihimizin dönüm noktalarından biridir. Bu büyük zafer, Türk ve dünya tarihinin akışını değiştirmiştir. Bu savaş, bir milletin yokluk içinde varlık savaşıdır. Ruhları imar eden imanın, çağın teknolojisine karşı kazanmış olduğu emsalsiz bir zaferdir Çanakkale… Bu, özgürlük ateşinin nelere kadir olduğunu gösteren güzel bir örnektir. Türk milletinin zor zamanlarda kenetlenmesinin eşsiz tatbikidir. Onun içindir ki her yıl 18 Mart geldiğinde millet olarak bu büyük zaferi çeşitli etkinliklerle idrak ederiz.
Bu sene şanlı Çanakkale Zaferi’nin 96. yılını milletçe kutladık. Okullarımızda bununla ilgili güzel programlar yapıldı. Şiirler okundu, belgeseller gösterildi, tiyatrolar oynandı, televizyonlarda bu zaferle ilgili filmler gösterildi. Bu sahanın hâkim isimleri, tarihçiler, edebiyatçılar bu şanlı zaferi enine boyuna bizlere bir kere daha hatırlattı. Şerefli mazimizle ve yiğit ceddimizle bir kez daha öğündük. Trabzon’umuzda da Çanakkale Zaferi büyük bir coşkuyla kutlandı. Yerel televizyonlar, yayınlarında bu büyük zaferi özel programlarla işledi.
Trabzon’daki başarılı yerel kanallardan biri olan Kuzey TV’de 19 Mart 2011 tarihinde Çanakkale ile ilgili özel bir program vardı. Trabzon’un Sevilen simalarından biri olan Garip Ayata’nın sunduğu programa Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenlerinden M.Nihat Malkoç, Mehmet Mutluoğlu ve İngilizce Öğretmeni, araştırmacı-yazar Salih Cengiz Aydemir katıldı. Akşam saat 22.00’de başlayan güzel program gece 24.00’e kadar devam etti.
Kuzey Tv’deki Çanakkale Özel Programı’nda Çanakkale Zaferi enine boyuna irdelendi. Çanakkale ruhu adeta stüdyoya taşındı, o ruhun kaynaklarına inildi. Bu programda ben de Çanakkale’ye dair duygu ve düşüncelerimi dile getirdim. Çanakkale ile ilgili kaleme aldığım iki şiirimi bu programda okudum. Söz konusu programda Çanakkale Zaferini getiren ruhu anlatmaya çalıştım. Atatürk’ün Çanakkale Savaşı’ndaki yerine ve önemine değindim. Türk şiirinde Çanakkale teması ve Çanakkale üstüne yazılan şiirler hakkında bilgi verdim. Programda dile getirdiğim görüşlerden bir kısmını bu yazımda sizlerle paylaşmak istiyorum:
“Çanakkale Zaferi, neticesi itibariyle tarihin akışını ve Türk milletinin makûs talihini değiştirmiştir. Barış zamanlarında birlik görüntüsü vermeyen milletimizin zor zamanlarda nasıl kenetlendiğini ve tek ses olduğunu Çanakkale’de görebilirsiniz. Bu hususiyetimiz diğer tarihî hadiselerde de defalarca açığa çıkmıştır. Böyle bir savaş tarihte az görülmüştür. Kendinden kat kat üstün olan devletlere canı ve kanı pahasına “Dur” demek, cesaretin ve vatanseverliğin yansımasından başka nedir ki? “Çanakkale Geçilmez” sözü kuru bir hamaset ifadesi değildir. Bu, altın yürekli ve çelik iradeli neferlerimizin zulme ve işgale geçit vermeyeceğinin, kararlılığının ve ölüme meydan okuyuşun sese bürünmüş yankısıdır.
Tarihte Atatürk’ü kahraman ve sembol yapan olaylardan birisi de, Çanakkale’de 1915 yılında yaşanan savaşlardır. Yarbay Mustafa Kemal, o savaşlarda askerlik dehasının bir ürünü olarak meydana çıkmış ve Anafartalar’da, Conkbayırı’nda tarihî sürecin emperyalistler aleyhine dönmesini sağlamıştır. Çanakkale Savaşları demek, biraz da Atatürk demektir. Çanakkale Savaşları’nda Atatürk’ü önemsemeyen, gizleyen ve göstermeyen anlayışlar, tarihi tahrif eden anlayışlardır. Mustafa Kemal’i Çanakkale’de yok saymak mümkün müdür? Onun bu cephede yaptığı kahramanlık, aynı zamanda yarbaylıktan albaylığa geçmesine zemin hazırlamıştır. O, bu kahramanlığının sonucunda, 1915 yılında yayınlanmış olan Harp Mecmuası’na da kapak olmuştur. …Kara cephesindeki savaşların o kanlı günlerinde, Conkbayırı’ndaki taarruz sırasında göğsündeki saate isabet eden şarapnel parçası sayesinde, Allah’ın Türk milletine büyük bir bağışı olarak hayatta kalmayı da başarmıştır. Atatürk bu saati, bu olayın bir nişanesi olarak cephede 5. Ordu komutanı Liman Von Sanders’e takdim etmiştir. Bunun üzerine Von Sanders de kendi saatini çıkararak Atatürk’e vermiştir.”
O akşam daha bunun gibi çok şey konuşuldu Kuzey TV’deki Çanakkale Programında. Ekran başındakiler Çanakkale’ye dair o zor günleri bir kez daha hatırlayıp hafızlarını tazeledi.