sevda yüklü bulutları çağırırken maziden

bahtımın kapılarını zorladı  çaresizliğim

umut yolculuğuna çıkmış teselliler aradı

gönlüm perişan serkeş ateşlerde yanarken.

yollarım karaçalılarla kapandı karanlıklarda

 dipsiz kuyularım  sensizliğinle  derinleşirken

sabahsız gecelerde kayboldum yakışıksızca

yağmur tanelerine yükledim bekleyişlerimi

kor yürekleri ferahlatır belki diye

ellerimde dağınık  kül rengi gece yalnızlıklarımla

alışamadım   bu gitmelere haykıran  sessizliğimde

yoksa sevda kapılarını hiç  açmadın mı çilekeşe?

seni seven gönlüme çektirdin binbir işkence.

yudum yudum içirdin ihanet şerbetini

koparken fırtınalar volkan misali tüten gönlümde 

doyamadan sensiz  geçen  eksik kalan  yıllarıma

ümitlerim birkez daha perişan  yine yerlerde

acı katmerlenmiş artık benden çıkmaz heyhat!

bak !   yine soldu güllerim hazan mevsiminde

görmeseydi  gözlerim yürek kıvılcımlarını keşke

dayanmaz  artık  yorgun bedenim sevgisizliğine

öyle bir yara açtın ki kapanmayacak bu tende

çığlıklarımı gömdüm yine dipsiz derinliklerime

yangınlarımı  kora dönüştürdüm usulca

anlatamadım anlamayan deli gönlümü kimselere

sensizliği özümseyecek artık hayallerim

ruhum kendini birkez daha salıverecek

kırılmışlıklara incinmelere tane tane yaşlarla

dönecek  kendi yalnızlığına  sarılacak küskünce

  ve… suçlu gözlerimse …
çekecek elbet cezasını...

. . . . 

  sahure alacahan

  saqu

                                               

( Suçlu Gözlerimse başlıklı yazı S.ALACAHAN tarafından 21.03.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.