Serbest Kürsü / Nesir

Eklenme Tarihi : 14.01.2011
Okunma Sayısı : 2926
Yorum Sayısı : 1
ÖLÜM SENİ ARAR OLDUM NERDESİN?”
 

M.NİHAT MALKOÇ
 

Türküler yürek telimizi titreten, içimizdeki sevda ateşini korlaştıran ezgilerin sözle vuslatıdır. Türküler, yarım kalan yanımızı tamamlayandır. Nazım Hikmet’in türkülere dair şu veciz ifadelerine katılmamak mümkün müdür: “İnsanların türküleri kendilerinden güzel, kendilerinden umutlu, kendilerinden kederli, daha uzun ömürlü kendilerinden… Sevdim insanlardan çok türkülerini… İnsansız yaşayabildim; türküsüz hiçbir zaman... Hiçbir zaman beni aldatmadı türküler de… Türküleri anladım hangi dilde söylenirse söylensin. Bu dünyada yiyip içtiklerimin, gezip tozduklarımın, görüp işittiklerimin, dokunduklarımın, anladıklarımın hiçbiri, hiçbiri beni bahtiyar etmedi türküler kadar...” Al benden de o kadar koca Nazım…

 

Trabzonlu şair Bedri Rahmi Eyüboğlu “Türküler Dolusu” adlı şiirinde ne güzel anlatmış ölümsüz türkülerimizi: “Şairim/Şiirin gerçeğini köy türkülerimizde bulmuşum/Türkülerle yunmuş yıkanmış dilim/Onlarla ağlamış, onlarla gülmüşüm// Ah bu türküler/Türkülerimiz/Ana sütü gibi candan/Ana sütü gibi temiz/Türkülerde tüter dağ dağ, yayla yayla/Köyümüz, köylümüz, memleketimiz/Ah bu türküler,/Köy türküleri/Dilimizin tuzu biberi/Memleket ahvalini onlardan sor/Kitaplarda değil, türkülerde ara Yemen’i…/Öleni, kalanı, gidip gelmeyeni.../Ben türkülerden aldım haberi…// Ah bu türküler, köy türküleri/Mis gibi insan kokar, mis gibi toprak/Hilesiz hurdasız, çırılçıplak/Dişisi dişi, erkeği erkek/Kaşı kaş, gözü göz, yarası yara/Bıçağı bıçak/Ah bu türküler köy türküleri/Karanlık kuyularda açılmış çiçekler gibi/Kiminin reyhasından geçilmez/Kimi zehir, kimi zemberek gibi…”

 

Türkülerin sevdalısı olan duygulu bir yüreğin apansız susması, bana bu hazin hissiyatı çağrıştırdı. Bilindiği gibi Türk halk müziğinin sevilen isimlerinden “Kıvırcık Ali” olarak bilinen Ali Özütemiz, İstanbul Çatalca’da geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Ünlü türkücünün takla atan aracından cansız bedeni çıkarıldı. Kıvırcık Ali, 11 Ocak 2011 Salı sabahı Büyükçekmece’de geçirdiği trafik kazasında takla atan cipinde hayatını kaybetti. Kaza sabah saat 05.00 sıralarında Tepecik yakınındaki Çatalca Yolu üzerinde, sanatçı Ankara’da bir televizyon programına katılmak üzere havalimanına giderken meydana geldi.

 

Kıvırcık Ali, Alevi kökenli olsa da her kesime eşit mesafedeydi. Onun içindir ki tüm insanlar tarafından çok seviliyordu. Onun müziklerinde topluma verdiği mesajlar hep sevgi, hoşgörü, barış ve kardeşlik üzerineydi. Son CD’sinin “Hepimize Yeter Dünya” adlı türküsündeki şu anlamlı dizelere hangi birimiz katılmayız ki: “Bir nesneden yaratıldık/Ayrı gayrı olmak niye?/Âdem ile vücut bulduk/Türlü ırka bölmek niye?/Hepimize yeter dünya /Ortağız güneşe aya/Hani kardeş idik güya/Ya öldürmek ölmek niye?// Biz insanız huyumuz var/Toprağımız suyumuz var/Dağlarımız köyümüz var/Sınır sınır bölmek niye?//Fedayim birse Yaradan/İkilik kalksın ardan/Gelen göçer bu dünyadan/Cana düşman olmak niye?/Aç açık kalmasın kimse/Zincir vuralım nefise/Fark eder mi insan ise/Memleketin sormak niye?”

 

O, Tarkan’dan sonra korsan kaseti en çok yapılan bir sanatçıydı. Kıvırcık Ali, her kesimden insanlar tarafından sevilerek dinlenen bir kişiydi. Özellikle de varoşlarda çok tercih ediliyordu. Almanya’da gurbetçiler tarafından çok seviliyordu. Kıvırcık Ali, Türkiye’nin dört bir yanında, Kanada’dan Avustralya’ya kadar da dünyanın birçok yerinde konserler vermişti. O, kendisiyle yapılan bir röportajda kendisini şöyle tanıtıyor:  “1968’de Tokat’ta doğdum. Hemen hemen her köylüde bir saz olurdu. Ben de öyle uğraşa uğraşa saz çalmayı öğrendim. Askerden döndükten sonra kendimi İstanbul’a attım. O zamanlar saçlarım kıvırcık olduğu için ‘Kıvırcık Ali’ dediler ama şimdi gördüğünüz gibi tarama özürlüyüm.”

 

Kıvırcık Ali’nin ilk albümü “Gül Tükendi Ben Tükendim”, ikinci albümü ise “Isırgan Otu” adını taşıyordu. Diğer albümleri “Üçüncü Gurbet”, “Geriye Dönün Seneler” ve “Hepimize Yeter Dünya” idi. Albümlerindeki birçok parçanın müzikleri de kendisine aitti.

 

Kıvırcık Ali, bir türküsünde “Ölüm seni arar oldum nerdesin?” diyordu. Ne yazık ki o, aradığı ölümü genç denebilecek bir yaşta, 43 yaşında buldu. Ne diyelim, Allah rahmet eylesin.

( “ölüm Seni Arar Oldum Nerdesin?” başlıklı yazı M.Nihat Malkoç tarafından 14.01.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.