Ben burada daha huzurluyum sensiz,
Oysa sen daha mutlusun, Dünya da bensiz,
Bana ne sen kaldın ; ne de Dünya..
Sen sevdiğinle kal ;
İstemediğin, terk ettiğin bensiz,
Ben yokum, mutlu ol ; sev sevil,
Ben Tanrıma döndüm ; sen de o'na !
Sen yanımda yoksan, olmazsan !..
Kahrolur ölür giderim ! derdim..
İnanmaz gülüp geçerdin..
Sana kimse söylemedi mi ?
Kaç gün geçti hala gelmedin,
Toprağım kupkuru, toz içindeyim..
Tek dostum karıncalar...
Getirdiklerini benimle paylaşıyorlar !
Az bir ekmek kırıntısı,
Kristal gibi parlayan şeker taneleri..
Ismarladığım havanın kokusu...
Kaç gün geçti hala gelmedin..
Üzerimde Gökyüzü ve bulutlar,
Topraktan zor geçen ışımalar var..
Karıncalar bile bana sorguda ..
Senin kimsen yok mu ? diye
Birtek senin mezarında zaiyat vermiyoruz
Ne gelenini ne de gidenin ayakları altında...
Kaç gün geçti hala gelmedin,
Üzerimde ne açılan eller,
Ne dualar, ne de beddualar var
Bir karar veriri gelirsen,
Göz göze gelip dudak dudağa verdiğimiz,
O sokağın yanı başından ; dik bir bayıra çıkacaksın,
Kalın duvarların önünde dur.
Okunan dualar duyacaksın ; hasret kokulu, yorgun
Tanrıya yakaran açılmış eller,
Sert esen rüzgarlarla, saçların gibi dalgalanan
Çam ağaçları göreceksin,
ve, mermerlerden yapılmış, küçük dikdörtgenler..
Üzerleri toprak kaplı, çiçekler dolu ,
Daha da içinde ; topraktan gelip ,
Kaderleri ile toprağa gidenler ; kimi kaza geçirmiş, kimi şehit...
Kimi de eceline razı olmuş,
Kimileri de ben gibi ; sevmiş, sevilmemiş..
Canı bedenden ayrılmış insanlar,
ve, onlara kalmış dik dörtgenli topraklar göreceksin,
ve de ortasında ilaç reçetesi gibi yazılı mermer kağıtlar
Karar verip geldiğinde ,uzun bir çam ağacı göreceksin..
Oraya gel ve sırtını dön ; üç adım sayarsan,
Ayaklarını altında olacağım.
Tıpkı yaşarken olduğum gibi..
Toprakla toprağım sensiz,
Etrafımda mermerler yok,
Üzerimde kaydım yok, gelirsen de isteyerek gel..
Yanında sevdiğini de getir ; küsmem mutlu olurum inan.
O'nu daha çok sevmiş ! der geçerim,
Gelirsen isteyerek gel ; başucumda adını ver duyarım,
Nefesini ver hissederim, ama ağlama sakın,
Çiçekler getirme , sensin çiçeğim..
Hissiz dudakların dualar etsin..
Gel beddualarına da razıyım..
Canımsın,, kanımsın burada da
Ağlarsan gözyaşlarını akıtma ; eğil başucuma toprağımı sulasın.
Gel ne olur ! hiç olmazsa yılda bir,
Çocukların olduysa onları da getir ; sensizliği, burada bari yaşatma.
Sevenlere yer yok, o Dünya da,
Canım sen ölme ne olur ; Terk etme Dünya yı, çiçeksiz kalmasın..
İnan bana burada mutluyum.
Burada ah ! lar, vah ! lar bir başka ediliyor...
Sevipde sevilmeyenler düğünler yapıyor,
Davullar zurnalar bir başka çalıyor,
Seni artık sevemem ! Ahirette buluşuruz derdin,
Kader kurbanları soruyor : Senin düğün ne zaman ? diye..
Duaların bitti, gözyaşların dindiyse
Ayrılırken şarkımızı da mırıldan,
Son kez dönüp bak, el salla..
Davullar zurnalar hazır ; gel kavuşalım..
Ben AHİRETTEYİM gülüm.....
Dursun KÜÇÜK - 2001
