Sustuğum yerdeydim.  Hiçbir gece ve hiçbir sabah sancılara böylesine karışmamıştım. Bir vakit, insanın insanı hissetmeye zamanının kalmadığı, kalburüstü hayatlardan sıyrılıp ağaçlara sarıldım. Ağaçlar ve sokaklar, yalınayak yürüyorduk işte hep birlikte. Kinden, hasetlikten, vefasızlıktan kaçan kaldırımları görmeliydi bu ayaklar! Kaldırımlar hamuşluğuma
Yağmur, insanlığıma
Ağaçlar, gölgelere 
Gölgeler, üryanlığa raks ederken;
Kâinat Havva'dan Adem'e gebe kalmıştı.
İşte ben böyle bir gecede doğdum.
Görüyordum. Adem'in oğlunun Havva'nın kızına karıştığı bir sabah, insanoğlunun kaldırımlarda maymunlaştığını...
Maymun, iştahsızlaşmıştı bu asırda.
 Evrim masalı furyası,yine bu kaldırımlarda hakikate gölge düşürmüştü belkide...
Maymun iştahsızlaştı,
İnsan garipsedi.
Gözlerimin önünde tersine akıyordu kaldırım taşları, bu düzende.
Ah bu asır! İnsanların kaldırımlara, gölgelerin hakikate düştüğü bir zamandı bu asır.
İşte ben böyle bir gece, yağmur altında ağaçlara sarıldım. Toprağı selamladım.
İşte ben böyle bir yerde kaldırımları öptüm, yıldızların altında.
 Hakikatin arasında, gölgelerin aldatıcı perdesini aralayıp yağmurlardan doğruldum, musalla taşında nefes aldım...
Kaldırım taşlarında gölgemle konuşurken oldu her şey. Birdenbire oldu olanlar. Birdenbire... Ağaçların kasıklarından toprağın rahmine akıp bir şiirin derinliğinde açtım gözlerimi, yeniden dünyaya. Hakikatte ölü olan, musallada doğamazmış anladım.
Elif EREN
( Sancı başlıklı yazı ElifEren tarafından 8.07.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.