1
Teyakkuzdaydım bir vakit:
Elzem bir vaktin de tan zamanı
Tam da zamanı demişti şair
Şafağı atan her haliyle gecenin de
muhatabı
Bir kuruntuyu giyinmişken hikâye
niyetine.
Mahremdi ön yargılar ve pervasız
Aslında her vazgeçişti
Sahibine biat
Bir düş’ün bir de düşmeye görsün
Aşkın her hali
Şiire özenip de
Şiirdi yoldan çıkaran evreni
Sanki muhafız alayı imgelerdi çağıran
Ve ağlayan o düş pınarı.
Kanatlarım çıkmadan uçtum ben,
Dedim anneme.
Sev, kızım sev sen yine de
Demeyi öğrendiğimi bir mersiye
Annemin dilinde şakıyan hece hece
Her öykündüğüm rüyayı
Şiir sandığım
Ve şiiri giyindiğim
Bir de sanmadığım sanrılarım
Şiir tadında bir buket hüzünle
serilmişken
Gönül rahleme.
Kolladım zamanını mutluluğun:
Eremedim.
Kollamadan aşkın fıtratını
Eridim de eridim.
Bir de matemimden vazgeçemedim
Ve sevmekten
Ve payıma düşen acının nasıl da
dinmediği
Ve dinmeyeceğini öğrendiğim
büyüklerimden.
Sorularım vardı muhatabım olmayan
Almadığım cevapların da efkârı
Basmışken yanaklarımı al al
Kırmızı idi sırdaşım
Ne de güzel ay yıldızlı bayrağım.
Bir düştüm pir düştüm aşka:
Bir mil çektim yorgunluğuma
Bir de mimlenmiştim hiç uğruna.
Sonramı sonraya sakladım:
Akladım da ne oldu içimdeki siyahı
Rüştünü ispatlamış bir şiir olmayı
diledim de ne oldu?
Ne mi oldu?
Ne siz sorun
İsterseniz bir sonraki şiirde de
Dile geleyim
Dize gelen acılarımla dinginliğin
sunumu
Her satır arası.