1
Zaman yasını tutuyor kirli nidaların
Nadasa yeni alındım:
Bir düştüm önce
Şimdi ise
Bir düş’e gebe.
Aklım yeni yitti
Aşk denen alfabede.
Harfleri yeni teyelledim
Saçlarımı ördüğüm istikamette.
Mor boncuklar saydım
Asılı kaldığım
Irmağında o tescilli yalnızlığım.
Selam’a durdum bir gece vakti
Öksüzlüğüm çok mu belliydi ne?
Zarf atan hangi yüklemdi?
Zar tutan hangi isyan?
Debdebeli acılarla
Çıktığım yolculuğa
Tav oldu eşrafım
Tanımadığım ne çok yabancı.
Kirli nidalarını yas belledim
zamanın.
Zaman mıydı yoksa pas tutan?
İçimin alfabesinde çılgın bir martı.
Her susamı simit belledi
Ben hizaya geldim birdenbire
Ta ki kanadım kırılıp da
Martıya özendiğime biat
Oysaki ben sadece pençesiydim
Soluduğum ağır havanın
Ağır aksak o mehveş
Göğü de yok saydım
Başımı dayadığım dağı da
Ne de olsa; yoktun sen.
Yoksun tutulduğum senlik bir rütbe
Aşk’ın izdihamına misal
Aşk’ın kokusuna inat
Ben, tek göz evimde
Tok gözlü bir âşık
Senin yerine de sevmesini bilen.