Yaşamak, neydi acaba?
Asıl şekliyle yaşamak bazen düş kurmaktı galiba.
Hatta bazen işi biraz daha ileriye götürüp,
Bunun bir rüya halini almasıydı.
Tüm kaidelerden bağımsız bu geceler
Bütün bilinene devrim yapar gibi
Tan yeri ağarırken insanın ağırlığı altında edileceği bilgilere gebeydi.
Meleklerin sadece beyaz gitmediğini anlamak gibi mesela.
Bir gülü incecik dalından tutmak
ve aynı zamanda incinmesin diye her an çabalamaktı.
Avuçlarının içinde titreyen bir güvercin oluverdiğini görünce 
Sessizce nöbet geçirmek ve "Uç!" diye haykırmaktı bazen.
Rüya bu sonuçta, mantık aramak gerek.
Aslında böyle güzel rüyalar bile alıkoyamazdı beni güneşi beklemekten,
Zira; güzide idi kin tutamazdım sabahlara.
Yaşamak sadece bunun idraki de değildi
Hataların ayan beyan işlendiği ve ayakta alkışlandığı zamanlarda
Aynı eller senin için de çalıştığında,
Kendi doğrularından şüphe etmekti.
Yaşamak, yanlışı tasdik edenlerin
Bazen doğruları da takdir etmesini temenni etmek halini alır böyle durumlarda.
İşte hal böyleyken
Siyah giyinmiş bir meleğin gözlerinin içine bakmak
ve doğruyu orada aramak gerekir.
Kanatları olmadan uçanından mesela...
Görünce kendini o gözlerin içinde, hatalardan arınmış olursun
Zihnindeki tüm sorgulamalar
Yerini geleceğe dair ümitlere bırakır.
Asıl şekliyle yaşamak
Onun manasını elinde kalemle ararken
Pencereden uçuşan kuşlara bakıp
Acaba benim gülüm hangisidir demektir.

( Yaşamın Manası başlıklı yazı Hâfi tarafından 18.04.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.