Yazýlý ve görsel basýnda göze hitap eden ve estetiksel olarak doðrudan alýþveriþ yapma duygularýný þýmartarak ayaklandýran kültürel ürünler arasýnda özellikle belirli yaþa yönelik þiddet ürünlerinin kontrolsüz bir þekilde satýþý toplum olarak bizi þiddete yöneltirken, bireysel silahlanmayý da özendirmektedir. Bu tür ürünlerin pazarlanmasýnda þüphesiz en önemli araç reklâmdýr. Reklâmlarýn þiddete yönelten gizli temalar içermesi ne yazýk ki toplumu uyutmaktadýr. Bu tür ürünlerin reklâmlarýnda þiddete özendiren gizli temalarý fark edemeyen ebeveynler ve gençler bu ürünleri ucuz bir þekilde elde edebildikleri gibi, kimi ürünlere akýl almaz paralar ödemektedirler. Ülkemizde, son zamanlarda meydana gelen þiddet ve cinayetler yakýndan incelendiði zaman, kurbanlarýn bilinçsiz bir þekilde, bu ürünleri üreten, pazarlayan, ithal eden firmalarýn rant oyununa kurban gittikleri görülür.

Ülkemizde, son yýllarda mafya, aða içerikli filmlerin arttýðý görülüyor. Hangi kanalý açsanýz mutlaka bu türden bir filmle karþýlaþmanýz mümkündür. Bu tür filmlerin özellikle çocuk ve gençlerin yetiþmesinde olumsuz etki yaptýðý bilimsel bir gerçektir. Buna raðmen ebeveynler bu tehlikenin farkýnda deðiller. Evlerinde bu tür filmleri zevkle izlerken, çocuk ve gençlerin bu filmlerin etkisinde kaldýklarý ve sokaða çýktýklarýnda bu tür film kahramanlarý gibi davranmaya çalýþtýklarý göz ardý ediliyor. Daha çok çaresiz, haksýzlýða uðrayan, düþük yaþam seviyeli ailelerin çocuklarý film kahramanlarý gibi kendi adalet anlayýþlarýný yaþama geçirme savaþý içine girmektedir. Netice olarak çaresizlik ve fakirliði kendileri için haksýzlýk olarak gören, baþkalarýnýn mal varlýðýna nefret ve kinle bakan bir gençliðin yetiþtiðini göz ardý ediyoruz. Hýzla silahlanan bir toplum olduðumuzu unutmamalýyýz. Bu silahlanma þüphesiz sözünü ettiðimiz sebeplerden kaynaklanmaktadýr. Psikiyatrist Prof. Dr. Ahmet Çelikkol’un 15 Eylül 2009 tarihli Vatan Gazetesi’ne verdiði demeç bu konunun adeta bir özeti gibidir. “ Gerçek hayatla sanal hayatý karýþtýrýp bunu uygulamaya koyuyorlar.” Ýþte gençlerimiz bu þekilde yetiþiyor.

Ülkemizde, maçlarda ve özellikle düðünlerde eðlence aracý olarak kullanýlan silahlarýn tehlike boyutunu biliyoruz. Bu silahlarý kullanan insanlarýn içlerine gömdükleri duygularla sanki nefret ettiði her cisimden intikam alýrcasýna silaha sarýldýklarý unutuluyor veya bilinmiyor. Silahýn ne gibi gösteriþi olur bunu da anlamak zor! Bir düðünde ne kadar çok silah atýlýrsa, o düðünün o oranda itibarý artar, gibi bir düþüncenin hâkimiyetine þahit oluyoruz!

Devlet Ýstatistik Enstitüsü verilerine göre, son 2,5 yýlda ülkemizde kaza kurþunuyla ölenlerin sayýsý neredeyse Irak’ta ölen Amerikan ordusunun kayýplarýndan fazladýr. Bu ciddi bir rakamdýr. Bu rakamlar, ülkemizde silahlanmanýn hýzla arttýðýný, çocuklarýn ve gençlerin þiddete yöneldiðini göstermektedir. Bu da ülkemizde suç oranýnýn hýzla artmaya baþlayacaðýnýn bir iþaretidir.

Ne Yapýlmalý?
Devlet, mafya, aða içerikli filmleri kontrol altýna almalý… Þiddet içeren filmlerin gösterimi yasaklanmalýdýr. Özellikle Avrupa filmleri, kurulacak bir komisyon marifetiyle kontrol edilmelidir. Ülkemizde, kendi kültürel deðerlerimize yönelik filmlerin yapýlmasý teþvik edilmelidir.

Ülkemizde, yasa gereði on sekiz yaþýn altýndaki çocuklara sigara satýlmýyor. Bu uygulama þiddet içeren filmler için de getirilmelidir.
Silah satýþýnýn yapýldýðý dükkânlarda on sekiz yaþýn altýndaki çocuklarýn çalýþtýrýlmasý yasaklanmalýdýr.

Ülkemizde yurt kurulurken, kahvehane ve barlara yakýn olmama ölçütü vardýr. Ayný ölçüt yurt, okul, okul öncesi eðitim ve diðer eðitim kuruluþlarý kurulurken de göz önüne alýnmalý ve þiddet içerikli film satýþlarý ve silah satýþlarý yapacak dükkânlar için bir sýnýrlama getirilmelidir.

Psikiyatrist Dr. Ayhan Akcan, silah satýþý yapan dükkânlarda çalýþtýrýlacak gençlerde öfke kontrolünün yapýlmasý ve þiddete eðilimli olup olmadýðýnýn araþtýrýlmasýna dikkat çekmektedir.

Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu’nun taksitle silah satýþý kampanyalarý bireysel silahlanmayý özendirmektedir. Devlet kendi eliyle toplumu patlamaya hazýr bomba haline getirmektedir. Bireysel silahlanmanýn önüne geçilmesi için devlet, ülke genelinde kontrolünü etkin þekilde artýrmalýdýr.

Ülkemizde, bu konudaki cezalar maalesef yetersiz ve caydýrýcý deðil. Ancak son zamanlarda bireysel silahlanmaya karþý çýkan eylemler ses getirmeye baþladý. Sayýn Baþbakan, bu konuda gerekli önlemlerin alýnmasý için ilgili birimlere talimat verdi. Halen meclis gündeminde bulunan yasa tasarýsýna göre (tasarý kabul edilirse), ruhsatsýz silah taþýmanýn cezasý beþ yýla çýkarýlacak. Bireysel silahlanmaya karþý meclisin destek vermesi sevindiricidir.

Mecliste milleti temsel eden bazý vekillerin niþan, düðün, sünnet v.b. eðlencelerde havaya keleþ sýkarak eðlenmelerine raðmen, bireysel silahlanma konusunda ne gibi geliþmeler olacaðýný önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceðiz.

“Her koyun kendi bacaðýndan asýlýr!” sözünden hareketle, gelin, biz önce bireysel silahlanmaya karþý harekete geçelim. Evimize silah sokmayalým. Düðünlerimizde býrakýn silah atmayý, kuru tabanca bile sýkýlmasýna izin vermeyelim. Önce birey, sonra toplum olarak silaha karþý çýkalým ve gençlerimizin bilinçlenmesi için görsel ve yazýlý medya da sesimizi duyuralým. Broþürlerle halký bilinçlendirelim. Okullarýmýzda bireysel silahlanmaya karþý seminerler düzenleyelim.

Gençlerimizi suça teþvik etmekten sakýndýralým.
Tüm kurum ve kuruluþ yöneticileri silkinin ve oturduðunuz koltuktan þöyle bir doðrulun. Kendi çocuklarýnýzý düþünün. Çocuklarýnýzýn geleceðini düþünün. Bireysel silahlanmaya karþý el ele verin. Halkýmýzý kucaklayýn.
TEMÝZ BÝR TOPLUM ÝÇÝN BÝREYSEL SÝLAHLANMAYA HAYIR!