Ömür defterinin dipsiz kuyusu
Zalim ayrılıklar kal diyen yoktu
Baharı bırakıp kuşluk uykusu
Ölüm fermanına dur diyen yoktu
Yoktu karanlığın zifir çizgisi
Aşkın türkülerde derin ezgisi
Arif olanların kalpten sezgisi
Usul bilmeyene sopası yoktu
Karlı dağ başında çemen karışmaz
Al yanak üstünde allık kırışmaz
Haddini bilenler usta yarışmaz
Düvenin ucunda tokmağı yoktu
Betim bilmiyorsan duygudan sökül
Sazda düzen tutmaz perdeden dökül
Kardeş yeter artık önümden çekil
Düzenler perdesiz çal diyen yoktu
Döndür mihrabını görsün erenler
Yüce dağ başında garip cerenler
Buğdaylar su vermez arpa derenler
Bebeler aç bil aç süt veren yoktu
Yoktu hanlarında misafir eden
Bir günün hatırı kapılar beden
Ölüm hak vermez kurudur ten
Soluğa üfleyen Azrail yoktu