1 Sarışın Yokluğun



Sonsuz bir ağıt gibiydi mevsim
Zemheriydi…
Bıyıklarından buz sarkan bir kara kış 
Çapraz fişek, dağdan düze inmişti
Ali kıran baş kesen eşkıya olmuş
Güpegündüz… 
O metruk kasabaya çökmüştü

Uyur uyanık çocuklar, isli gaz lambasının ışığında 
Fantastik kış masalları dinliyordu, saçları kar beyaz dedelerden
Dışarda birbirine dulda olmuştu çoban köpekleri
Kar, efsun gibi kaplarken kerpiç damları
Koyaklarda tetikte bekliyor her an düştü düşecek bir çığ 
Ağılda, koyun kuzu sarmaş dolaş 
Sanki hepsi birbirine sevgili…

El ayak çekilmiş, bir kuytuya sinmişti 
Göç yolunu şaşırmış göçmen kuşlar 
Aç bir kurt hasta bir yılkı atını kendine öğün yapmış
Bir karış buz tutmuştu
Deli deli akan o hırçın ırmaklar

Zemheriydi...
Zehir zemberek bir kıştı 
Üşüyordum
Hasretin, çalı çırpıyla yakılmış ateş gibi içimde tutuşmuş
Kardelen gibi kardan fışkırmıştı

Halay çeker gibi yağarken kar
Ağır adım yaklaşıyordu efkar

Özlüyordum… 
Daha doğrusu…
Özlemekten geberiyordum
Onca zamana rağmen hiç eprimemiş hayalini 
İçimin çekmecelerinden çıkarıp
O kızoğlan kız kokunu içime çekiyordum 

Zemheriydi…
Soğuktu…
Elim ayağım buz kesiyordu
Öğrenci harçlığımla aldığım yün battaniyeyi üstüme sarıp
Bir yandan soğuğa direniyor
Bir yandan ateşinle yanıyordum
Mırra tadında yokluğuna inat
Dilimde boğma rakı gibi boğulmuş bir şarkı
Ciğerlerime kaçak tütün stokluyordum

Muhabbeti çekilmiyordu sarışın yokluğunun
Kumral imgelerle kadeh tokuşturup
Esmer şiirler yazıyordum




( Sarışın Yokluğun başlıklı yazı gölge06 tarafından 14.02.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.