1 Hangisini Düzelteyim
HANGİSİNİ DÜZELTEYİM

      Öğretmenliğin en sevdiğim tarafı; dersi anlattıktan sonra, öğrencilerin gözlerine bakıp o gözlerde yeni bir şey öğrenmiş olmanın mutluluğu ve rahatlığını görmek, ayrıca bilginin ışığıyla, o gözlerin parıltısına şahit olmaktır. Öğretmenliğin sevmediğim tarafı da yazılıları okurken, çocukların cevaplarının içindeki doğru cümleleri arayıp bularak, puan vermeye çalışmaktır. 
      Bazı öğrenciler, konuyu duymuş ama öğrenememiş olabiliyor. Kendince bir şeyler yazıyor...bakıyoruz...kolay olan; üstünü kırmızı kalemle çizip (sıfır) yapmak, ama kıyamıyoruz... sağdan soldan düzeltip, doğruyu cımbızla çekip puan vermeye çalışıyoruz. Ama olmuyor, ne yaparsak yapalım, toparlayıp güzel bir not veremiyoruz. "Üç sayfa yazdım, hiç mi doğru cümlem yoktu da hoca bana kırık verdi, demek ki bana taktı." yakınmalarıyla karşılaşıyoruz. "Bak ben ne sormuşum, sen ne cevap yazmışsın, burda doğru bilgi yok ki, sen olsan kaç verirsin?" diye sorduğumda "Ben niye veriim, öğretmen sizsiniz, siz puan verecek yeri bulursunuz." şeklinde karşılık aldığım da olmuştur. Tarih sınavından çıkan bir öğrenci, arkadaşlarına; " Valla ne deyim bilmem ki, olayı hatırlıyorum ama isimleri ve tarihleri hatırlayamadım. Artık hoca,  anlattığım olayı bulup puan verirse ne âlâ" demişti. Bu durumlarda öğrencilere anlattığım bir fıkra vardı. Biz de bir zamanlar öğrenciydik, belki de buna benzer hataları biz de yaptık. Bundan dolayı, üniversitedeki hocalarımızdan, Dr. Halil Güntan bir gün bize bu fıkrayı anlatmıştı: 

     Adamın biri bir akşam,  eve geldiğinde karısının hüngür hüngür ağladığını görür. 
    -Ne oldu hanım, hayırdır?
     Kadın ağlamaktan konuşamıyor.
    -Anlatsana n'ooldu?
    -Ay sorma bey... sorma...
    -Çocuklara mı bir şey oldu? N'ooldu be kadın?!
     Kadın ağlayarak cevap verir:
    -Bugün bir sohbet toplantısına katıldım. Kuran okundu, Mevlit okundu, dinî konular konuşuldu. Bir de bir hikaye anlattılar...Ondan çok etkilendim...
    -Neymiş? Bir de bana anlat.
    -Bir kadın evliya varmış...Hiç çocuğu olmuyormuş...Allah'a dua etmiş, çocuğum olursa sana kurban edeceem demiş...Sonra bir kızı olmuş... Kızı alıp kurban edecekken, yerin altından bir keçi çıkmış... Sonra aksakallı bir dede gelip, "onu değil bunu kurban et " demiş.
     Kadın ağlamaya devam etmiş. Adam:
    -İlahi hatun... Dinlemişsin ama öğrenememişsin...Ah ah...Hangisini düzelteyim?.. Kadın değil, erkek... Evliya değil, peygamber... Kız çocuk değil, erkek çocuk... Yerin altından değil, gökten... Keçi değil, koç... Aksakallı dede değil, melek...

     ....
     Hatasız insan olmaz, mutlaka hata yaparız, hayatta düzeltebileceğimiz hatalar yapmak dileğiyle...
    
    
( Hangisini Düzelteyim başlıklı yazı Seferii tarafından 23.10.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.