I
Gelişini dört gözle beklerdi o sarı badanalı duvarlar
Güneşten değil beklemekten sararırdı
Tavus kuşu desenli tül perde
Duvardaki saat özlemekten zamanı unutur
O deniz kabuğu çerçeveli ayna
Sabırsızlıktan çatlardı

II
Gelirdin…
Yağmur duasında beklenen yağmur gibi gelirdin
Canlanırdı o soluk benizli eşyalar
Bir çiçek vaveylası olurdu her yer
O yün yer yatağı 
Sevincinden ağlardı 

Masallar diyarından gelir gibi gelirdin
Önce alevini kısardın o isli lambanın
Bir kelebeğin kozasından çıkışı gibi 
Süzülerek çıkardın giysilerinden
Aurora gibi dans ederken teninin ışıltısı
Gözlerim kamaşırdı

Simsiyah bir güneş doğardı
O yoksul öğrenci evine
Çözülünce 
O kömür karası belik örgülü saçların

III
Kıvrılıp yatardın erkek omzuma 
Mavi bir şiir olurdu yüzün
Güneş çalığı kirazlar gibi öpüştükçe kızarırdı dudakların 

Yasak elmanın ısırılışıydı sevişmelerimiz
Korka korka
Çölde kalmış yolcunun su içişi 
Döke saça
Ateş almaya gelmiş gibi telaşlı
Diş dişe
Et ete

Bir defineyi paylaşan korsan gibi vahşi ve sabırsız
Bütün eşyaları heybesine doldurmaya çalışan 
İki acemi hırsız

IV
Şimdi bir anısın  
Kalbimin kılcallarında özenle saklanan 
Bir anı…
Çok uzak zamanlarda kalan

Toprak küplerin dibinde kalmış, köpek öldüren şarap gibisin
Gün geçtikçe yıllanan
Yıllandıkça aranan 

Kitap arasında kurumuş güller gibi
Kendi kokusuna hapsolan

Bir şiir sin
Yazıldıkça yarım kalan
Yazıldıkça kanayan
Bir şiir… 
Silinmeye kıyılamayan

V
Bir uçurumun iki kıyısıyız biz artık
Hep birbirine bakan 
Ama kavuşamayan




( Mavi Bir Şiir Olurdu Yüzün başlıklı yazı gölge06 tarafından 2.07.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.