Düş balyası imgelerden
çaldığım;
Günbegün çaldırdığım
çocuk sevinçlerim
Ve peşin hükümlü
sarnıcı şu gayya kuyusu
Devrik ve olası
hükümlerin olası kaygısı;
Bir redif kadar soylu
bir kelam
Yine yüreğin iz sürdüğü
en dalgın telaş
Varıp varacağım hangi
yörünge ise,
Islak ve rahvan kaldırımlarda
terk edilmişliği
Kadar acı yüklü serçe
kanatlarımın kırık
Yürek sesi yine saklı
tutulu
Tek bir hecede.
Durgun gönlün telaşı,
Yüklü hezeyanların
sarnıcı,
İndinde yenilmişliğin
boş vermişliği,
Dendi dengine mademki
gönlün pervazı,
Çekincelerim hanidir
sicim misali…
Revnak gölgeler kıymete
bindi madem
Hele ki yürekte saklı
tuttuğum o ıslak matem,
Gel, demek düşse de
payıma,
Bilirim ki; yoksunluğum
tek kayıp tümcem.
Gün suçlu, benlik hüküm
giymiş sevmekten,
Solan bir hutbede
meylettiğim döngünün
Kısmeti olsa keşke şu
ölümün sarkacı
Devinirken düne nazire
edercesine.
Yine de hoş tutmak
yüreği,
Boşa geçen kısır bir
döngüden medet ummadan
Sarkacı kırık bir
devrin mabedi olsa da
Vazgeçemediğim düşlerin
bedeline
Yenik düşen o yürek
sesi.
Sonlardan ibaretim,
olmazın oluru bir öfkeye
Yenik düşen esareti
ölümlü imlerin
Tehdit yüklü sarnıcına
yığdığım
Varsıl bir serzeniş
kadar ayan beyan
Sızan usul usul.
Tümden gelen bir coşku
kadar teferruat yüklü
Bir ömürden arda kalan
nice imge ile
Dertte iken başım
Ve baş koyduğum hangi
hüzünse,
Çatık kaşlı bir eleme
sırdaş
Yine de yüklediğimden
öte
Bir sapakta süzdüğüm en
aykırı üzünç kadar
Sır yüklü bir gönlü yâd
edip,
Defalarca dönüp başa,
Suret-i kati, demekse
en aykırı isyan
Hele ki yâd ettiğim bir
güncede,
Saklı tuttuğum onca
sırrı ifşa ederken.
Meleklerin sevgiye
buyur eden coşkusuna
Kapılıp dönendiğim
ömrün garip dengine
Mimlenmiş bir suretten
medet ummak
Olmasa da akıl karı,
Devindiğim gölgelerde tevekkül
yüklü
O seyrin doyamazken
tadına.
Muktedir olsa da benlik,
En aykırı sanrıda
kaybettiğine delalet
Bir teferruat kadar
içimde kalan son ukde.