Nefes gibi muhtacım gül renkli gülüşüne
Elif parmaklarınla dokuduğun kilim
naz
Giriyorsun her mevsim turnaların
düşüne
Dudağındaki katre karanfil renkli
niyaz
Sabaha erdiğimde gün ışığı sen misal
Gökten üç elma düşer kereveti
sendedir
Bulutların rüyası sana dair daima
Senin efsane rengin gökteki
desendedir
Yıldızlar gece vakti seni ederler ima
Yayımı gerdiğimde gün ışığı sen misal
Erguvani hayaller süzülür ince ince
Zarafet ve albeni en çok sana yakışır
Miyar olmaz sen gelsen gönlümdeki
sevince
Olduğun iklimlerde fersiz gözlerim
ışır
Erguvan gördüğümde gün ışığı sen
misal
Azrail can almayı kendi başına yapmaz
Her şeyin sahibine muti zaten ezelden
Doluya koysam almaz boşa koysam haza
az
Seni anlatmalıyım mısra mısra tez
elden
Tam da can verdiğimde gün ışığı sen
misal
Ben bir rüya içinde bin bir rüya
görürüm
Gül bidayetli adın önsözdür divanımda
Seni gören kuşların iklimine yürürüm
Seni taşır yüreğim her mevsim her
anımda
Naz gülü derdiğimde gün ışığı sen
misal
Ankara,02.11.2015 İbrahim Kilik