Bir Nenem var seksen,
doksan arası;
Daha açılmamış
gülüm gül diyor…
Gözlerinde
sürme kaşında rastık;
Petekler
içinde balım bal diyor…
Etme nene
desem küsüp darılır;
Bastonu
demirden varıp sarılır;
İsabet yüzde
yüz kafa yarılır;
Yakın gel
tutmuyor belim bel diyor…
Dedemi
sormayın çoktan emekli;
Sabah akşam
uyukluyor sürekli;
Gayretine bir
reaktör gerekli;
Kalkmıyor
torunum elim el diyor…
Dizinde
protez, dişleri takma;
Kaşları
organik, kirpikler çakma;
Kızınca sen
sen ol gözüne bakma;
Vurdu mu
uzatır solum sol diyor…
Dedemin birini
harpte yitirmiş;
İkinciyi yemiş
yemiş bitirmiş;
Üçüncü dedemi
almış götürmüş;
Fırat’tan
beterdir selim sel diyor…
Gün görmemiş
sanki ahir ömründe;
Onbeş torun
dokuz gelin emrinde;
Damatları ayrı
ayrı sürgünde;
Kolayca kırılmaz
dalım dal diyor…
Ölmeden çıkmıyor
şu canda huylar;
Sizlere
diyorum bayanlar, baylar;
Tutmaz
birbirini haftalar, aylar;
Kalmaz
ocağımda külüm kül diyor…
Gündüzler
şaşıdır gece kör gece;
Katlanmaz kahrına
gece zor gece;
Yol görünür
usul usul her gece;
Saçımda
kalmadı telim tel diyor…
Ali ALTINLI –
10/11/2015
Saat: 16:53