Yüzün Yüzüme Değdiğinde
Islak bir eldiven gibi yapışmışım taşlara
Yosun tuttum gözlerinin neminden
Ayışığı alazlamış bedenim pul pul şimdi
Çürüyorum oysa soğan çuhası gibi
Maviyim mavi gözlerin kadar alımlı da üstelik
Mübaala olmaz kaldıysak sözlerin kadim etkisinde
Yüreğiyle bakanların önünde insanız elbet / biz de
Aşktan gayrisini diyemediysem size
Biliyorum buda benim utancım olsun daim
Geriye dönmeme bir sebep sayarım her ayrılışımı gözbebeklerinden
Ufalıyorum suyu çekilmiş erik gibi içim çöküyor kendim de
Sarraftı yüreğim evvelden / kabartma taşlar almadıysam bu yüzden
Yerlere düşerim yitirirse gözde ki umudu kelimeler
Sallanan balıkçı teknesi gemilere sayar dalgaları boğazda
Yarpuz suyunda beklemişim ekşimsidir tadım
Kime sayacağım bu yükü bu duruşu kime…
Kıyılarıma fenerler yaktım aldanmayasın kayalıklarda emeksiz korsanlara
Söylenmese de kelimeler yürek bir şekilde hisseder
Şimdi ben biner giderim bu toprak yüklü gemiye
Kanber İhsan Öcel
(
Yüzün Yüzüme Değdiğinde başlıklı yazı
KANBER İHSAN tarafından
11/21/2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.