Beni sana sürükleyen ruhumu okşayan rüzgâr mıydı

Yoksa benim gönlümün güzelliği miydi bilinmez

Buzdan kafesimde ömrümü tamamlar iken çıktın karşıma

Ufukta kuşların kanadını okşarken sen yüreğimi ısıttın

Aramızda oturan beni esir eden buzdan kafesimin kilitlerini açan

Buz tutmuş ejderha gözü ile bana bakan yarınıma,

 ışık olan sen ne güzel geldin

Beklentilerim

Zaman yerine geçen asırlar

Hamile ve doğuran bir kadın feryadı düşlerim

Karamsarlığımın imgesi

Lezgin olmayan adımlarım

Ürkütücülüğümün anlamsızlığı

Bir anda gelişinle yok oldu

Kuşkum ile yanına sokuldum

Tutkum akrep gibi sokar iken bedenimi

Tümülüs gibi yüksek Toroslar gibi gönlüme girdin

Anadolu oldum Trakya orta Asya oldum gönlünde

Tek düze doğal yapısının güzelliği ile süsleyen, 

anadolum gibi ömrümü süsledin bakışınla

Kendimi bir anda holde gözlerine bakar iken  buldum

Arsız şehirlerim sokaklarım yok oldu

Lirik kaderimin kalem seslerini duydum o anda

Saçlarının Lüle’sinden tutundum

Dağlar sisli ovalar bahar çiçekleri ile açtı

Sevgi kırlangıçları başımızda uçarken

Öptüm dudaklarında asırlık bir öpüşle

Meteor hissizliğimi gökyüzüne fırlattım

Bir seyyah gibi damarlarında dolaştım

Sende bir Leyla misali damarlarımda coştun

Aştık tüm sarp yokuşları bir solukta

Sıcak iklimlerin sıcaklığı ile tenimiz sevgiye doyunca

Kelebek kanatlarımızla usulca yeryüzüne indik

Ezgi dolu bakışınla el ele yenidünyamıza doğru yürüdük

Mehmet Aluç

( Ezgi Dolu Bakışınla başlıklı yazı kul mehmet tarafından 23.05.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.