“Bir gün gideceğini biliyordum.

Çünkü sen haddinden fazla güzeldin ve ben haddinden fazla çirkindim.”

Bana inanmayabilirsin, bu hakkını kullanabilirsin de! Ben senin aşkına hep inandım, asla aşkından da şüphe duymadım.Sana inanma ve seni sevme hakkımı kullanıyorum bir ömür boyu.

Bu satırlar sanadır. Her noktasına değin sinmişsin, okuduğunda anlayacaksın zaten. Bir kalemin nasıl açıldığını ve canını acıttığını, nasıl yandığını bir kâğıdın ve nasıl tutuştuğunu, kelimelerin nasıl ok ok kalbe battığını, yaşların kirpiklerden katre katre nasıl süzüldüğünü göreceksin ve halimi anlayacaksın.

Seni öylesine sevdim ki ben bile inanamıyorum bu sevmeye? Nasıl başardım bunu bilmiyorum ama pişman değilim. Son pişmanlığın fayda etmeyeceğini de biliyorum, olsun.

Keşkelerim yok, hayal kırıklıklarım… Amalarım da yok! Bu dünyada sesini duyma şerefi dahi yeter bana. Seni seviyorum deyişin bile kâfi… Kızman bile!Beddua okuman… Canımı okuman bir de!

Senli anların hayali çok zihnimde! Düşünüp düşünüp duruyorum. Seni yaşıyorum sensiz, kimsesiz… Nemli gözlerim var seni özlemle yâd eden! Nemli sözlerim var seni hasretle şad eden!

                Neye dayanarak bu kadar sevdim? Niye bu kadar çok sevdim bilmiyorum? Hangi aşka hizmet bu? Hangi akla… Sonunu düşünmeden balıklamasına, alıklamasına… Ama içten, tertemiz, mis gibi! Bir daha diyercesine, bugün olsa yine severdimcesine… Seni sevmeyi bırakmadım.

Bir insan sevilmiş mi bu kadar acaba? Yeryüzünde var mı daha büyük bir aşk? Dokuyan var mı aşkını yüreğinde ilmek ilmek? Nakşeden var mı gözyaşlarıyla aşkını yüreğine bir ömür boyu?

Seni öylesine sevdim ki ben bile inanamıyorum bu sevmeye? Bu yüzdendir acımın büyük oluşu… Gözyaşlarımın dinmeyişi… Kalbimle gurur duyuyorum bu yüzden aklımla bin yaşıyorum. Sen benim yaşamımda gördüğüm ve görebileceğim tek güzelliksin. Senden önce ve senden sonra diye yaşıyorum. Öncesi gereksiz bir sözcük kullanımı gibi sonrası olmazsa olmaz bir nokta gibi…

Mana sensin bana.

Seni öyle sevdim ki! Toplasınlar yeryüzündeki bütün sevmeleri. Koysunlar üst üste dizsinler yan yana. Yetmez içimdeki sen aşkını ifade etmeye. İddia ediyorum benden büyük seven olmaz seni! Çok büyük sevdim bu aşkta, çok büyük… Güzelliğinin karşısında bütün güzellikler çok küçük! Benden öte geçen olmaz sevmede seni. Ben sen birincisiyim açık ara, sen şampiyonuyum. Ben sen tutkunuyum. Sen mağlubu olsam da zahirde esasında sen galibiyim batında!

Yenile yenile sevdim seni.Kaybede kaybede buldum seni. Ben bu aşkın mağlubuyum belki de ama kendimi muzaffer bir komutan olarak görüyorum. Dokunamasam da, konuşamasam da, göremesem de, duyamasam da içimde bir sen var koskocaman! İçimde sen var boydan boya! Seni öyle büyüttüm ki bende yok oldum o büyüklükte.

Sözün bittiği yerdir seni sevmem. Bakışın yittiği yer herkesin gittiği… Şimdi kalkıp da seni seviyorum diyen hep eksik kalacak sende. Çünkü seni en çok ben sevdim en eksiksiz. En mükemmel, en hesapsız kitapsız… Üzülüyorum seni sevenlere, acıyorum… Kimse benim gibi sevemez seni. Kimse benim gibi gidemez severken delice! Sen gittin ben sevdim, ben gittim yine sevdim.

Bu yüzdendir şimdi çektiğim sensizlik, bu sebeptendir şehrin ortasındaki ıssızlık, bu yüzdendir içimdeki yabanlık, darlık, yokluk…

Sen olduğun vakit şen şakraktı her yer. Dünyanın en güzel yeriydi buralar. Daha yeşildi mesela toprak. Daha maviydi gök. Daha mutluydu insanlar ve daha çoktu çiçekler. Sen gittin ve bitti sanki her şey. Sesler kesildi. Yeşillikler azaldı. Maviler kül rengi oldu. İnsanlar sustu çiçekler soldu.

Gül rengiydi her taraf.

Kül rengi oldu.

Seni sevdiğim için hiç pişman olmadım. Pişman olmayacağım da! Ömrümün nihayetine değin içimde kalacaksın taze bir yara gibi.

Kendimi sensizliğe vurdum yokluğunda. Derbederim, serseri… İçimde yok başka aşkın yeri.

Sensizlikte dahi sen var, daha ne diyeyim sana. Bensizlikte sen yok işte! İki gözüm canım çok ağrıyor çok! Yüzüne bakmaya sermayem yok, güzel ve buğulu sesini duymaya halim…

Seni öyle sevdim ki!
Yok böylesi bir sevmek…
Yok ölesi bir sevmek…
Şunu aklına kazı:  "Ömrüm boyunca seveceğim seni. İster Papatya ol, ister Küçüğüm ol, ister Esu ol! Rabbim seni bana dünyanın en güzel armağanı diye gönderdi. Bendeki yerini hayal bile edemezsiniz. Aklına bile getiremezsin."
 
 
 

 

 

 

 

 

 

( Esu başlıklı yazı GürhanGürses tarafından 4.05.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.