1 Ab-ı Bade Reng



gözlerini gözlerimin
kuyusuna bağışla
usulca biriken
âb-ı bade reng yanağımız

yanan ellerimizi anladım..
geçmeyen yarın bile yokken
orada dahi bırakmaktan utandığımız
-bu yüzden elimizi tutmamız kaç yıl kaç gün-
bîperva
parmak sallamadığımız
yarayı kaşıyan yara

ihtilâl! kan revan
yumuşak yastıklarda kıpırdamadan başlar göğe ererken
ve sözler kılıçtan geçirilirken her izde
yeni ülke umdular eski imlerden
bu yüzden bu sokakları toplayıp yüzümüzden
iyileşmek için kendimize de
bırakmaya gündoğumuyuz meydanlara
fakirdir hem kabuğumuz

şimdi seninle
kimsenin sözüne geçmeyen dişlerimiz arasında
"aynı lambadan çıkan iki ışık gibi" çağrımız
kapıların ardına sızan
güneşide ıslatan mavi ocaktan tüten ruhun
kararmayıp doğuracak b/eşiğini kendinin
al sancağını var üstüme
ümîdim ben
gül için
asrı solduran vecd

Mâide 100 ümüz birbirimize
evvel ve ahir
ikiye bölmeyeceğiz fıtratı biz
kimsenin canınada kastetmeyiz





( Ab-ı Bade Reng başlıklı yazı kuzey şafağı tarafından 12.10.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.