1 Bayram Günü
 

imam;

"-senede iki defa geldiği için

bilmeyenler olabilir,

            bilenler unutabilir

ben gene de

'bayram namazını' tarif edeyin

müezzin efendi

 “-niyet edin

bayram namazı kılmaya

uyun hazır olan imamaaa”

dedikden sonura

herkes niyet eder,

imam “-Allah-u Ekber”der

 

ilk tekbirden sonra

herkeş “ve celle senaüke”· siz

içinden süphanekeyi

ardından imam  'fatihayı sesli okur

camaat “-amiin” der ve

imam zammı sure'yiÆ koşar

imam  efendi tekrar

"-Alla-u Ekber"

            diyerek tekbir getiri(r)

            eller yana salınır

ikinci tekbir alınır

eller yine yanlara salınır

…………”




 

Yabır Hasan varsa, sıra onda,

            o yoksa Köse Apdılla

naçar Kabışın Musa

ya da Meemetlerin Meemet, Musa imamsa

"-dokuz tekbir ile bayram namazına

uyun hazır olan imamaa!"

diye cemaatı ayağa kaldırır

 

herkes ayağa kalkar birer ikişer

Hacıbey, Çöllü, Yakıp, Hacı Gozir

            beyaz tığ işi namaz takkesini

            naylon muhafazasından

                        itina ile çıkarıp giyerler

diğerleri kasketin kalağını

                        arkaya çevirirler

Bekir, Hoca Melit, Macaroğlu gibiler

 

 

 

 

 

arka saftan

            saygı-değer birilerine yer verir

                                   birileri

ama kabul etmez, kendini bilenler

zorlarlar, gelip geri

saygıda kusur işlemez

            köyün beyefendi gençleri

 

imam ne kadar tarif etse de

            bilmeyen yine yanılır

en güzeli bilen birinin arkasında

                        mevzi almaktır

her şeye rağmen

            yan taraflar da kollanmalıdır

“nasıl olsa Adilin Arif gibi

            -cami ehli,

            -bilir”,

            denilenler de yanılabilir

“arkasındakınnarı

hatta yanındakınarı” da yanıltır

            güveni boşa çıkartır

imama değilde kendisine uyanları

 

Gafar Hasan, Gökçe Hasanı,

Güççük Bolat, Leylek Boladı,

Pandal Memet bir de Köse Memedi

en arka safa kalma mücadelesini

            her  bayram kazanırlar

Yabır Melid’inen Yakıp Melidi

en son gelir en önde saf tutarlar,

bir de;

Devecinin Yusuf, Çöllü boladı, muhtar

 

tekbirler ve hutbe derken

cami çıkışında tokalaşma

küslükler unutulup,

barışıp bayramlaşma

küsleri bir araya getirme

dargınlarda kerhen de olsa hoşgörme

yol boyunca her önüne gelenle

 

kiminle karşılaşılırşa karşılaşılsın

büyük küçük demeden

herkes-herkesle bayramlaşılmakta,

birinin peşinden seğidir Alicik, Mamaş emmi

bakar ki yönü geri, adımlar seri

el sallar, “-hasdir” der.. dönüviri(r)..

 

 

 

 

 

“-bayramın (mü)barek ossun”

“-çok yaşa çok bayramlar gör”

….

“-berhudar ol”

…………..

“-el öpennerin çoğ olsun”

………………

“-nice bayramlara”

……..

“-ömürlü ol”

 

kim olursan ol,

yolun gözlenmekte

            bir an evvel evine varıp

bayramlanmalısın,

köylülüğün,

komşuluğun,

            bir yere ait olmanın tadı burada,

 

şimdi bir başka

gurbetten bekleneni,

yollardan gözleneni olan

evleri de tez elden dolaşmalısın, bayramda

o samimi kucaklanmalarda bulur kendini insan

göz pınarlarından yuvarlanıveren yaşlarda

köyde!

her evden, gurbette biri vardır

yaşlı anaların kolları belki sana

ama; gönlü öz oğluna sarılır

..

 

“gelenim gedenim galmadı” diye

ağıtlar yakar ağlar-ağlatır

her bayramda mutlaka biri eksiktir,

birilerinin birileri eksilmiştir,

 

            birşeyler yarım kalır

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Sıladan ağıt

 

Kar eridi su yürüdü toprağa

Çiğdem çiçek dal bezendi yaprağa

Cemre düştü, hava, suya-toprağa

Gel de baharım gelsin

Gel  ben de güleyim

 

Yıllar sonra bir kadın ana oldu

Sevdalılar nişanlılar kavuştu

Hasret bitti ellere düğün oldu

Gelde bayramım olsun

Oynayayım, güleyim

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 resim için M.Kırıcı'ya,

samimi katkıları için Sevgili Samyeli kardeşime teşekkür ederim



· ve celle senauk : vakit namazlarında Subhaneke okunurken bu kısım okunmaz (bu kısım sadece cenaze namazlarına uygundur.)

Æ zammı sure : Namazda Fatiha'dan sonra okunması gereken asgarî miktar, (en kısa üç ayet veya daha uzun ayettir).

( Bayram Günü başlıklı yazı İ.ÇELİKLİ tarafından 20.07.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.