Oy babam oy
Ne somun lazımdı, ne de bir yudum su.
Başımızda bir sesin bir de soluğun olsaydı babam
Ah baba
Dün gece düşümde
Bir ibrik su ver bir de seccade
Ölüyorum diyorsun
Anana kardeşlerine iyi bak
Önce Allah’a sonra sana emanet
Oy babam can babam
O nasıl söz
O nasıl söz
Sensiz boynum bükülür
Baba(sız)lığım ağlar ekmeğime aşıma
Hem ben çok küçüğüm büyümedim ki daha
Yalan de
Hadi
Korkutma beni baba
Ben bayramlarda kimin isli elleri öperim
Ya annem hem kardeşimde çok küçük
Biz kime baba diye sarılıp uyuyacağız
Gitme babam gitme
Gidipte boynumuzu bükme
Ve
Günün ertesi
Sağım çığlık solum çığlık
Her yer kara yas soğuk ölüm
Yetimliğin matem kokulu rengiyle yazıyorum şimdi adını baba
Babacığım
De hele
Baba evin direğiymiş
Hani bizim evimizin direği babam
K/ömür kokulu bin ağıt çınlatırken alemi
Bir avuç k/ömür şavkın da ocağımız yandı
Kül oldu babam
Hani babacığım anlattığın masallarda
Gökten üç elma düşer sonlar mutlu biterdi
Biterdi de neden karanlığında kalırken sensizliğin
kabuslar sardı mavi hülyalarımızı babam
Yoksun
Bak yine akşam oluyor
İşte oturduğun köşen
Yüreğimde
Sensizliğin ağır yükü
Tam şuramda
Sol yanımda y/atıyor özlemin
Ah baba ah yetim kalışımı umursamıyorum da o deliren yokluğun
Yokluğun yok mu baba
Yokluğunda
Ateşi yutsam köz düşmez ki dilime
Hani babam hani kara kömürlerin arasında
Bıçak sırtı ecelin karasıydı umut
Of ne dermansız derttir başımı döndüren melâl
Baba yanığı ciğerlerimle ağlayarak okuduğum duâlar dilimde lâl
Yetimliğim babam
Yetimliğim tenime senden zimmetli mintan
Sen gittin
Ülkemin feryatları, sardı tüm cihanı baba
Canım babam oy babam
Gözün sakın arkada kalmasın babam
Ağlama
Sen gül babam
Ağlama
Gül bu benim yasım
Gül
Bu somanın yası
Gül
Bu türk miletinin yası
Sen gül babam
Ben ağlayayım
Ben
Sen
Hâkkını helâl et helâl et babam
Gönül Aydemir Adıgûzel
23.05.2014