biz çocukken
sıkıydı ağzımız
söylemezdik karnımız acıkınca
bahanesiydi sanki baş ağrısı
boş midenin sancısı...

biz çocukken ne çok sırlarımız vardı
açıklamaya utandığımız
babamızdı üzen 
annemizi
yeşilçam filmleriydi 
canımızı sıkan sanki...

sanki 
çorap altı yırtık değildi de
biz keyiften girmezdik 
komşu evine 
-ayak terlemesiydi 
su alan yırtık ayakkabının 
yoktu ki 
bir kabahati-

biz çocukken sıkıydı ağzımız
vatana ihanetten sayılırdı
ifşa edilirse
komşu ablaların
abilerin
kara sevdası...

biz çocukken sır saklardı dilimiz
kopya çekerse sınavda tembelimiz
arka çıkardık sınıfça hepimiz
bilirdik aslında çalışkandı
elektrikler kesilmişti 
ne yapsaydı kankimiz...

biz çoçukken saklardık
tencerede 
acı,tatlı olan varsa neyimiz
açık etmezdik sorsa da
babaannemiz
Allah ne verdiyse 
pişirmişti ya annemiz
şükrederdi dilimiz...

biz çocukken
yalan söyleyince dilimiz
erkenden uyurduk
kuşlar olur diye muhbirimiz

biz çocukken çileliydi 
büyüklerimiz 
onlar değildi özendiğimiz
yazlık sinemalarda
seyrettiğimiz filmlerde
büyürdü 
küçük hayallerimiz...

biz çocukken sırlıydı aynalar
içini,dışını görürdü 
sanki bakanlar
sırlıydı
yıldızlar
sırlıydı aydınlıklar
ve 
güneşe gebe karanlıklar...

//danteldendi 
kolalıydı yakalıklar
yoktu etrafımızda yalakalar
''VARLIĞIM TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUN''
derken çocuklar
sahiciydi ANDlar..//

Nevin Hiçdönmez

30.Ağustos.2013/Mersin
( Biz Çocukken Sıkıydı Ağzımız başlıklı yazı efnan tarafından 31.08.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.