Hikaye / Aşk Hikayeleri

Eklenme Tarihi : 13.08.2013
Okunma Sayısı : 1668
Yorum Sayısı : 0


Her ikisi de sabah uyandıklarında içlerinde bir mutluluk
ve heyecan vardı.

Yine her ikisi de bu gün birbirlerine yazdıkları şiirden
bahsedip okuma kararı aldı.

Hatta Sayde rüyamıda anlatmalıyım diye düşündü.
Bir an akşamı beklemesem, sabah gidip söylesem mi,
diye düşündü. Tam bu kararından vaz geçmek üzereydi
ki, telefonu çaldı.

Arayan Kemal'di, 

-Günaydın Sayde

-Günaydın Kemal, hayırdır, inşallah Şekere bir şey olmadı.

-Hayır, hayır sadece gelmen iyi olur diye düşündüm. Vaktin
varsa hem birlikte kahvaltı yaparız. Hem de Şeker ikimizi 
bir arada görürse mutlu olur.

-Aslında pek vaktim var sayılmaz, ama belki bir yarım 
saatliğine uğrayabilirim.

-Tamam o halde çay demliyorum ve bekliyorum...

Sayde vakit kaybetmemek için alel acele giyindi ve hemen
dükkanın yolunu tuttu.

Dükkana girdiğinde kahvaltı masası hazırlanmıştı bile
Birlikte sofraya oturdular, bir taraftan kahvaltı ederken
bir taraftan da kaçamak gözlerle bir birlerine bakıyorlardı.

İkisinin de kalbi yerinden çıkacak gibiydi.

Gözlerini birbirlerinden kaçırdıkları bir anda nasıl olduysa 
ikisi birden, dün gece senin için bir şiir yazdım diye başını
kaldırdı.

Sayde gülümsedi ve bak sen şu işe sen de yazdın öyle mi?

Rica etsem okur musun?

Kemal biraz utanarak, önce sen oku istersen dedi.

Sayde 

Hayır benim ki uzun sürebilir bir rüya sonucunda yazdım 
çünkü.

İlginç ve çok güzel bir şey dedi Kemal 

Ve yazdığı dizeleri Sayde'nin yüzüne bakmadan okumaya
başladı.

O şiiri okurken, Sayde yerinden kalktı ve adamın yanına
doğru yaklaştı. 

Kemal heyecandan şiire titreyerek devam etti. Biraz sonra
kadın elini omuzuna koymuştu.

Adam şiiri okumaya devam ederken, heyecanla elini omuzundaki
ele doğru uzattı. Son dizelerde artık elleri kenetlenmişti.

O da ayağa kalktı ve bu defa Sayde'nin iki elini birden tutarak
gözlerine baktı ve haydi şimdi sen oku yazdığın şiiri dedi.

Kemal biraz olsun heyecanını yenmişti. Ama Sayde'nin ellerini
tuttuğunda bu defa kadının titrediğini gördü.

Sayde önce rüyasını anlattı. Ardından yazdığı şiiri okudu.
Birbirlerine sıkıca sarıldıklarında, Şeker kıyameti koparmaya
başlamıştı bile, "Hayat ne güzel, hayat ne güzel, hayat ne güzel"

Sarmaş dolaş bir şekilde Şeker'in yanına doğru yaklaştılar
ve yine ikisi birden:

-Seni yaramaz seni, istediğin oldu değil mi" diye konuştular.

Sonra tüm aşıklar gibi, birbirlerine bakarak, ikimiz birlikte söyledik
bu sabah ikinci defa oluyor bu, ne güzel diye haykırdılar.

Onların bu halini gören şeker, sanki kafesten çıkmak istercesine
çırpınarak şakımaya başladı.

Kemal kafesin kapısını açtı. Şekeri avucuna aldı ve gagasından 
öptü. Sonra Sayde'ye yaklaştırdı. Saydede şekeri gagasından 
öptü.

Ardından başını Kemal'in omuzuna dayarken, gitmeliyim işe
geç kalacağım dedi. Ancak her ikiside bu anın bitmesini 
istemiyorlardı.

Kemal genç kadının çenesini kaldırdı ve kendine doğru çekti.
İlk defa dudakları birleşmiş, alev alev yanan vücutları bir birine
değmişti.

Kemal'in dudakları Sayde'den ayrılırken, bundan sonra onun
için yazacağı yüzlerce şiirden bir tanesi daha dökülüverdi.

Beni ilk öptüğün an
Titredim yaprak gibi
Elini tutmak bile en büyük hayalimken
Şimdi öyle mesudum, su içen toprak gibi...

Ve tabi ki Sayde'de bu dizeleri karşılıksız bırakmadı.

Ben de titredim o an,
Bir kor oldu bedende,
Elini tutmak bile en büyük hayalimken
Şimdi yüreğim sen de...

Zor da olsa ayrıldılar, Sayde dükkandan hızlı adımlarla çıkarken
Kemal uzun süre arkasından baktı. İçeri döndüğünde "Seni seviyorum
Sayde" diye öylesine bağırdı ki,  yakınında ki, komşu dükkan 
sahiplerinin bile dikkatini çekecek kadar.

Devam edecek

Yazan ve Seslendiren Mehmet Fikret ÜNALAN
( Yüzbaşı Kemal ( Yirmi Üçüncü Bölüm) başlıklı yazı MehmetFikret tarafından 13.08.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.