.
Ey felek çatla çatlayabildiğin kadar!
Öyle bir yar sevdim ki, gönlümde kurdum otağını,
Dört mevsim serdim yanıma yatağını.
Öylesine heyacanlıydım ki, tarif edemem,
Titreyen ellerimle kaldırıken duvağını.

Ey felek çatla çatlayabildiğin kadar!
Öyle bir yar sevdim ki,sevda ormanlarında gezdik el ele,
Gıpta edildi sevdamıza konuşuldu dilden dile.
Aşkın bahçelerinde şeyda bülbüller gibi şakıdık,
Gül destelerini takdim ettik birbirimize, bıraktık sana çile.

Ey felek çatla çatlayabildiğin kadar!
Öyle bir yar sevdim ki,firakta da visalde de isyan etmedik Allaha,
El ele tutuşup yürüdük sevinç naralarımız yükseldi havaya.
Şimdiye dek her daim sen bıraktın kursağımızda sevincimizi,
Somurtma sırası sende şimdi de sen gir çık sıkıntıdan sıkıntıya.

Ey felek çatla çatlayabildiğin kadar!
Öyle bir yar sevdim ki,görenler özenir eder gıpta,
Yarimin güzel endamı ders olarak belki okunur tıpta.
Eşi benzeri bir nadide sevgilimin olacağını,
Rüyalarımda bile görmemiştim böyle biri yoktu hesapta.

Ey felek çatla çatlayabildiğin kadar!
Öyle bir yar sevdim ki, Muhammedi gül kokusu eksilmez teninden,
İlhamların ilhamlarını alırım gördükçe yanağındaki beninden.
Sen kızgın kum çölünde boncuk boncuk terlerken,
Biz de keyif üzerine keyif çatarız  meltemlerin serinliğinden  


25/Aralık/2012


.
( Ey Felek Çatla Çatlayabildiğin Kadar başlıklı yazı sadeceo tarafından 13.03.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.