Dünden

Bu güne sesleniyorum.

 

Dününü düşünmeyen

Geleceği göremez.

Ve  tehlikeye set öremez

Düşmana  karşı.

Yıl 1995  Ekim 26

Ben şahadet getirip

Hakkı anarken,

Kırmızı bir tül gibi

Savruluyordu ateş.

Kerkük de

Zehra  yanarken.

Yanan insanlık abidesiydi

Kerkük tü  kana boyanan

Bir tek  Zehra değil

Bir Türk Dünyasıydı  yanan..

Zehra’nın ateşi beni de yaktı.

Ve Dünya devletleri bu vahşete

Dişleri  çekilmiş

Dişi bir canavar gibi  baktı.

,,,

Sesini işitmediler

Sessiz sedasız kaldı Dünya

Sessiz sedasız kaldı Dünya Halkı

Şimdi ben,

Harput’a selam diyorum

Ve bir türkü dinliyorum

Esat Kabaklıdan.

“Çabuk Büyü, çabuk yürü tez oğul,

Vatanına göz dikeni ez oğul

Çakal gezen bu dağlarda gez oğul”

Şimdi Ben de diyorum

Haydi yavrum

Adaletin keskin kılıcı ile

Sen de büyü, sen de yürü tez oğul.

Bu ülkede hainleri ez oğul,

Dostunu ve düşmanını sez oğul

 

Bu dağlarda, bizim atlarımız koşar,

Kerkük’ün dağlarında

Biz yaşarız

Türkmen Beyleri yaşar.

Asırlardır.

 

             Ahmet AYAZ

 

.

 

 

 

 

          

 

 

 

 

 

 

 

( Dünden Bugüne başlıklı yazı Ahmet AYAZ tarafından 12.03.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.