Kötü rüyalarını yıkadıkça çiçekler
 Hepsi kendi renginden özgürlük içecekler

 
 
 
 Doğudan kalkan rüzgâr medeniyet emerdi
 Sözlerin meleğini aktarırken uzağa
 Batı u(t)yansın diye göğe sesler gömerdi
 Kılavuzluk ederdi akıla ve ayağa
 Aktarırken uzağa sözlerin meleğini
 Giydirdi çiçeklere ipekten yeleğini
 Harika manzaralar kapılmasın tuzağa
 Saçını yolar çiçek rengine zül kattıkça
 Batıdan gelir ölüm biz eli uzattıkça
 
 
 Zarafet ve sevgiyle örüldükçe ipimiz
 Öfkeli gözümüzü söndürüp aya indik
 Barışa övgüleri anlattıkça hepimiz
 Kanaatkâr günlerin ışığıyla yetindik
 Söndürüp aya indik öfkeli gözümüzü
 Sinsi nifak unsuru bozmasın özümüzü
 En zor günlerde bile bol bol şükür edindik
 Gıdasız kalır çiçek, nefesini tutmasın
 Pınar arayan çölüm vahayı kurutmasın
 
 
 Îman dolu ışıklar seherde parlayınca
 Doğaya kıyafetler giydirmeyi beklerim
 Sevincim ağırlaşır kuşlar neşe yayınca
 Günlerin yağmurunu öper gözbebeklerim
 Giydirmeyi beklerim doğaya kıyafetler
 Yeryüzünde çoğalır şölen ve ziyafetler
 Şarkıma izin yoksa derde dertler eklerim
 Üzersen solar çiçek, yara almasın dibi
 Yağmur arzular gülüm, susamış yazlar gibi
 
 
 Soğuktan öksürdükçe tohum saldık göklere
 İçimizde ağrılar, hep derinden derinden
 Yasaklar büyüdükçe sükûn dolan köklere
 Ruhsat gelmezse eğer ölmez mi kederinden
 Hep derinden derinden içimizde ağrılar
 İnsanlığın korosu, hürriyete çağrılar
 Lâle kendi dilinden, sümbül kendi yerinden
 Sohbete dalar çiçek, unutulacak dünler
 Bitmedi tahammülüm, gelecek güzel günler
 
 
 Gencecik kelebekler doğanın renk tahtında
 Güzellik elbisesi... Sen ne muhteşem farksın!
 Hıyanet örgütünün üyesi bedbahtın da
 Kararmış yaprakları dalından yere sarksın
 Sen ne muhteşem farksın! Güzellik elbisesi...
 Ruhsatsız çiçeklerin kendi dilinden sesi
 Ebedîyete kadar sürecek olan çarksın
 Kokular salar çiçek, umut asla yitmedi
 S/es yapacak virgülüm, sözüm daha bitmedi
 
 
 Hayat denilen sudan az kaldı almamıza
 Vakit demini buldu, toprak kendi neminde
 Şefkat engel olacak artık daralmamıza
 Misk üreten vatanım verimli döneminde
 Toprak kendi neminde, vakit demini buldu
 Bizi ayıran yasa p(m)aşa mamulü çuldu
 Her bir tanem bir dünya, kâinat öneminde
 Müziği çalar çiçek, doyar genişler eni
 Yangın kapatan külüm dosta verir güveni
 
 
 Gömülmüş gerçekleri çıkardı birçok kazı
 Asırlık gafletimiz yığılıydı etrafta
 Yapraklardan el yapıp kaldıralım enkazı
 İnsanlığa saygımız izlenecek arafta
 Yığılıydı etrafta asırlık gafletimiz
 Birlik sözleri olsun gençlere iletimiz
 Selâmın kardeşliği okunsun her tarafta
 Müjdeyi bulur çiçek, tevhidle okur çağı
 Nurla beleyen tülüm üryan doğan toprağı
 
 
 Görüntü yanıltmasın, öze barış ekelim
 Zengini zengin eden savaş tezi kalmasın
 Aynı toprağı sevip farklı zılgıt çekelim
 Anlaşma umudumuz bir fantezi kalmasın
 Savaş tezi kalmasın zengini zengin eden
 Toprak yuttu Karun'u, dönmez yerine giden
 İçimizdeki köyde kurşun izi kalmasın
 Ruhsatı alır çiçek, giyer rengârenk ceket
 Bitsin artık bu zulüm, önemli mi etiket
 
 
 
 
 2012
 Müjgân Akyüz/MAJ
( Ruhsatsız Çiçekler 1 başlıklı yazı MüjganAKYÜZ tarafından 16.01.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.