Dünya düzeni ile ilgili gelmiş geçmiş yönetim şekillerini araştırmışlar. Zaten bu araştırmaları genellikle son zamanları Amerikalılar yapıyor. Neden yapıyorlar acaba ? Bu araştırmalar yalnızca düzen ile kalmıyor, her türlü konuda yapılıyor.

Benim ilgimi çeken Türk Milletini ilgilendiren kısımları. Amerikalı tarihçi bir bilim adamı diyor ki dünya düzenini değiştiren 4 büyük olay vardır. Bu olayların başında Türk'lerin İslamiyeti kabul etmesi geliyor.

Birde öğle iddia ediyor ki dünya düzeninin miladı olarak gösteriyor. İslamiyetin doğuşundan 330 yıl sonra Saltuk Buğra Han 940 yılında müslüman olunca İslamiyetin yayılmasına öncülük eden Türk'ler dünya düzenini değiştirdiler.

Bunun da ötesinde kavimlerin gelmiş geçmiş dinlerini araştırmış, tüm kavimlerin bu zamana kadar tanrı diye taptıkları, bir eşya, bir put, bir yapı gibi eserlerin bıraktıkları Türk'lerin ise geçmişinde böyle bir eserin olmadığı gibi İslamiyete yakın bir düşünceyle yaratıcının var olduğunu, bilinmeyen bu yaratıcıya Gök tanrı dedikleri, bu yüzden de eşi bulunmaz bir millet olduğumuzu söylüyor.

Başka bir araştırmacı grup ise ilk defa Almanya'da Türkoloji bölümü açtırarak üniversitede Türk'leri inceleyen bilim dalı kuruyorlar. Bunu yapan gençler de Almanya'da üniversite öğrenimi yapan bir Bulgar ile üç Fin'li gencin girişimleri.

Yine Türk dilini araştıran Alman bilim adamları. Üniversite kitaplarında Türk Dili üzerine uzman olmuş bir Alman. Dünya kabul ediyor.

Benim anlamadığım bizi başkaları derinlemesine inceliyor da bizler bu incelemeleri niye yapmıyoruz. Geçmiş tarihimiz ile ilgili gerçekleri saklamaya çalışıyoruz. Korkulacak ne var.

Üniversitelerden aldığımız cevaplar ile zamanında bu konular ile ilgili çalışma yapan profesörlerin cevapları aynı. Bizler uğraşıyoruz ama hükümetler bu konuları meclisin gündemine almıyor.

Kabul görürse ortaya çok kötü durumlar mı çıkacak. Zaten durumumuz bundan kötü olamaz. Bizler neden kendi değerlerimizi ortaya çıkarmıyoruz. Neden hala batının kokuşmuş düzenine ayak uydurmaya çalışıyoruz.

Adamlar bak ne güzel araştırma yapmış. Dünya düzeninde tek geçerli düzenin Türk İslam sentezidir diyorlar. Baksanıza dünya düzenini değiştirmişiz. Dünya tarihinin en büyük olayı bizmişiz. Elin gavuru bizi el üstünde tutacak tezler ortaya atıyor. Biz de hala birbirimizi yemeye çalışıyoruz.

İnsan olan insan kendine sormaz mı ? Dünya tarihinde en uzun yaşayan devlet Osmanlı İmparatorluğu ise daha bunun ötesi berisi var mı ?

Bizim ne işimiz var başka isimler koyarak yeni düzen anlayışlarına. Kominizm, Sosyalizm, Faşizm,Kapitalizm, Kemalizm, Laiklik, Demokrasi nedir bunlar. Bu tür isimleri kimler attı ortaya. Bu fikirleri ortaya atanlar ne kadar bağlı kaldılar fikirlerine. Dünya düzeni değiştikçe fikirler de değişiyor. Her dönemde ayrı ayrı isimle karşımıza çıkıyorlar. Ne hikmetse şu izm'leri sevmedim gitti.

Bunların içeriğini araştırıyorsun, herkesin kendine göre haklılık payı var olmasına rağmen zamanla yıkılmaya yüz tutmuş halleri de var. Peki İslamiyet yıkılacak mı ?
İslamiyet yıkılırsa dünyanın sonu olacak bunu herkes biliyor. O zaman dünya düzenine rehber olan Kuran-ı Kerimi rehber tutsakta ona göre yeniden bir düzen sistemi kursak kötü mü olur?

İşte değerlerimizin yok olmasında en büyük nedenlerden birisi budur. Türk tarihini inceleyin. İslamiyet’ten önce de imparatorluklar kurmuşuz. Avrupa’nın göbeğinde bile imparatorluk kurmuşuz. Ne kadar dayanabilmiş. Değişik dinlere yönelenler yok olmaya mahkum olmuştur.

Bizim tek kurtuluşumuz Türk-İslam düzenidir. Buna sahip çıkmazsak daha bize çok düzen şekilleri yuttururlar.

Hiç bir düzen şekline karşı gelmek gibi bir amacımız yok. Ne de olsa insanlar zamanında inanmışlar, nasıl yönetilmek istemişler ise öyle yönetilmişler. Geçmişi de inkar etmek ayıp olur.

Düzen şekillerinin en iyisini elin gavuru çözüyor, bize mahsus olan bu düzene sahip çıkamıyoruz. Benim anlamadığım nokta burada. Herkes elini başının üstüne koysun da bir düşünsün. İnsanız ya okuyun ve araştırın. En iyisini bulan varsa bana da söylesin.

Dünya üzerine ne kadar düzen var ise hepsi boş. Tek düzen var ise Türk-İslam Düzeni.

08.05.2010
( 198- Türk-islam Düzeni başlıklı yazı Necmi Yaprak tarafından 5/9/2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu