Perim Perişaneler Kodesinde
Atı halkaya bağladıktan sonra
Biter bitmez ortalıkta dönen rüzgar ve kumar
Bir ıslığın çaldığı efkar gibi perim perşaneler
kodesinde sazlıkların arasından uğuldayıp geçen
Üç bile demeden kavisli kırblaçlarda
Meyhaneden sonrasıydı gecenin delik deşik karanlığı
penceredeki loş ışıklar söndü
Barakaların evlerin ahırların ve odunluğun önünden
arkasından sessizce dolaşarak
Merdiven gıcırtılarından çıkıp ateşin izinden
giderek gelerek
Çorak bir zamana tekerleğin ve kamçılanmış insan
gölgelerinin bıraktığı yaz,
Kış..
Tepeler sırtındaki kayalığın seyrine tanık dünya
hayatında hiç kimseyi oynayan piyesten
Eyerlenmiş yorgun heybelerle kuru otlar üstünden
sürüklenerek yeri göğe ayartan katar
Topraksız susuz ve ormansız çöller gibi dağlar
ovalar sınırından bütün yaz kış
Tek şerit
Hep aynı çırası çarşısı sönmüş ören çınlayışlara
Kendi ipine dolanmış bir eğrimin gün bitimi
kirmeniydi
Masadaki şişedeki yenmiş içilmiş şeylerin ardında
kuru gürültürden dilsiz avaz çıkaran teneke
Bekle
Hele bekle..
Kendimle hesaplaşayım da ondan sonra öleyim ..
Bekçi düdüğünün öte dünyasındaki arka mahleden
Birbirine karanlığı yakıp söndüren yitik kayıp
insanlar
Seyfi Karaca….Mart/24
(
Perim Perişaneler Kodesinde başlıklı yazı
Yeldegirmeni tarafından
7.04.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.