Denge kavrami, duyarliligi ilgisi bilgisi farkindaligi hassasiyeti
hic bozulmamis gercekligiyle, karsiliklik ilkesinin özgür adil gercekci hilesiz
zorlamasiz ölcen tartan vazgecilmez zorunlulugunun yogunlugunu ve agirligini
hayatin cekip cevirdigi ve insanligi özgün degerlerle tasidigi uyumlu - düzenlilige
donatip denklestiren olgunun ürünüdür.
Dengede INANILIR GÜVENiLIR itibar ve istikrarin besleyici -saglayici
ilkesellige dair liste basi kural ve kaidesinden oldugu; tüm diger insanlik
degerler bütününde oldugu gibi akil fikir EMEK zahmet duygu gaye kaygi
sorumluluk ihtiyat özveri paylasim vicdan saygi sevgi duyarlilik tutarlilik
onur bilgi beceri ve saymakla bitmeyenlerin özgün kiisilikle özgür iradede insan
karsiligiyla hayat buldugu; azalan -artan etkisiyle olmasi ve saglanmasi durumunda ilimin bilimin egitimin
ulasimin sagligin güvenin huzurun haysiyetin sayginin sevginin inancin itimatin
ilginin merakin iletisimin dilin SANATIN ve EDEBIYATIN arastiran sorgulayan ve
derinlemesine gözlemleyip deneyimleyen yüksek lisansli nitelikli ve kaliteli yol
yöntem insan ve kaynak cesitliligiyle üretip paylasarak yasamanin ortak nabzidir
DENGE DÜZEN.
Olmamasi halindeyse sürekli azalan DENGE DÜZEN bozuluslarinin hep
yegnilen veya agirlasan yitik kayip hantal kokusmus cürümüslerin toplumsal
enkazina inanc itibar ilgi hukuk hak özgürlük özgüven adalet saygi hosgörü vicdan
onur güven samimiyet tanimayan ; ve insanlarin bos bulunduklari yere sürekli
kendinden hayattan toplumundan ve dünyadan vazgecmisligin siddetini korkusunu
karanligini sinmisligini gerilimini körükleyip kiskirtip kolayca yidilir
güdülebilir istismarlara bogarak `cay
simit ` hesabiyla zavallilasmanin her türlüsüne artik cekip süründügü acilari
eziyetleri soygunlari sefaletleri belalari dertleri ve sorunlari duyup
hissetmeyecek kadar yozlastiran soygun sömürü bagimliliklari ve narkozlariyla bogup sindirildigi ECiR_-SABIR cilekesligini
mutsuz gecimsizliginin vazgecilmez istikrar zenginligi ve uyusum siginagi
olarak gören toplumsal cinnete, cay simite talim yarattigi sorunlarin tüm degerler azalmasindan
veya bir baska deyisle bozulan denge ve degerlerin keyfiyet liyakatsizi sahsi
cikar düskünlügü kullaniminda toplanan sorgusuz
yargisizliga yücetilmis kutsanmis sirket ve devlet sahibi olarak kendini TANRISAL
gücte yetkide kudrette imkanda sultada mümkünde servette saltanatlikta ve hükümranlikta görenlerin hileli
dalavereli TEZGAH VITRININE dönüsür;
bellegi bilinci inanci egilimi ihtiyaci duygusu hafizasi kimligi iletisimi ve
dolasimiyla sonsuz istismar hamasetciliginde en kullanisli kulluk kölelige
itirazsiz kabulü yedirip yutturmanin cerrahi operasyonculugunu didikleyip
deserek anlamini ve islevini yitiren dengeden
düzenden sogumus ve soyutlanmis ilim
bilim sanat kültür dil ve dagarcik.
Bu bakimdan zamanla yesil kedi, siyah armut, mavi karpuz, zürafaya
benzer karga, akrep kafali tilki, yüzen sehir, kici basi belli olmayan yan ile
yen…alip götüren ve amansiz kiyameti sürükleyip getiren inzivada „ icimde
birikenlerin cagirdigini disariya söküp dikerek, ister uysun ister uymasin
kafama göre yazdim cizdim benzettim boyadim , kaplumbagaya güvercin, güvercine incir
agaci dedim ve akla fikre ziyan hic bir itiraz dinlememeye boyali süslü noktayi
caktim koydum bundan sana ne ?„ özetinin
kisa ve ezcümlesidir; insanligi bugünkü haliyle kendi gercekliginden kopararak
hayattan toplumdan dünyadan yilmis bezmis soygun sömürü patron tanrilarinin
sartsiz kosulsuz itaatliliginin hic bir denge ve DEGERLER idraki iradesi ve
katilimciligi olmaksizin kurulup bozulan tüketim tezgahinda sürekli tarz tip
sekil degistirerek kendi karakteri akli fikri duygusu santi bilgisi becerisi
dili konusmasi tepkisi kisiligi özgürlügü duyarliligi SECiMi tercihi yaptirimi
etkisi yetkisi hassasiyeti ve haysiyeti olmaksizin dengesi düzeni bozulmus
insanlik ölümünde sonsuz belirsiz dertler sorunlarin agirligini günden güne uyusarak
ölmenin ihtiyac ve bagimlilik artirdigina ANLAMSIZLIGI yenilmisligi yilginligi
bitkinligi tükenmisligi belayi siddeti ancak YAPAY ZEKA sifreleriyle
bulabildigi ve kentsel dönüsümlü isaret SEMBOLLERiYLE konusup davrandigi
insanlik intiharinin köken kaynagidir; Sanattan siyasete Ikinci Yeni Cürüme ve
Cöküs süreci..
Bugün artik özel dadiya, ihtiyar bilgeye, insan akil fikirli yol
yöntem gösterici rehbere, yakin gercek ve samimi kilavuza ve hatta ana baba icerik ve islevine ihtiyac
yok gibidir. Cünkü eski devr tarim toprak toplumunda aldigi gelini götürecek
baska dünyasi olmadigi icin birbirine dayali ve ic ice halkalanmis genis aile
kavraminin yasadigi dar( bilinir belli )
doga toplum cevre ve iletisim iliskileri disinda hic bir uzak öte hayat ufku
olmadigin icin; saglam baglarla görenek -genenekci devri daim mirasin hali dili
yolu ilgisi güvenci dayanagi fikri duygusu düsüncesi ve inanciyla herseyi
birbirinden sorup danisarak ( IMECE ÖNCELiKLI ) sayesinde kendilerini koruyan
kollayan huzur ve güvencede hissettikleri kültürel kurumsal kimlik birikim ve bellegini cogaltip
büyütüyordu.
Oysa simdi cocuklar kundaktan itibaren tüketim Pazar piyasasinin
kusatip tutsak ettigi; baska da hic bir özgün irade secim tercih idrak algi
iliski ve iletisime hic bir etki ve yetkilerinin olmadigi indirilmis
programlarin yükleyen afyon artik cöp sanal suni ve zorunlu tüketim bagimliliklarinin
tezgah ortasinda dogduklarinin muhtac mecbur kulluk köleligine müsteri olarak
hayata basladigi yerde öldükleri kizilca kiyamet hirs ve yarislarinda özgürlük
adalet dayanisma paylasma hak hukuk kültür sanat kimlik kisilik zenginliginden
yoksun sürekli kusursuz hatasiz mükemmel
ve birincisi olmak ugruna herkesin herkesi ayrisan kutuplamalarin soygun sömürü
degersizleri olarak kiskirtildiklari kin ve nefret sarmalinda yiyip bitirdigi
azap ve gazap cehenneminde -dogar dogmaz kundaktan baslayarak en sert cirkin
azgin kopuk amansiz ve acimasiz dünyanin
her bir halinden kendi kendisiyle kovulmus terkedilmislige haberdar edildigi-
kimse kimsenin yakin samimi ilgili duyarli ve insani rehberligine ve
kilavuzluguna ne ihtiyaci vardir ne ilgisini iletisimini kabullenip tasiyacak
tahammül gücü.
Cünkü en birincisi, mükkemmellik sonuncusu, kusursuzluk
harikasi…diye ne bir söz vardir ne elem ne sanat ne siir ne edebiyat. Kim ki
buna kapilir inanir aldanirsa insanligin en üstünü ve hic görülmemisi olma
ugruna herseyle dövüsür satasir bozusur; böylelikle kendini ugrunda kamcilayip
kudurttugu ve bogup bitirdigi sarmal dolambaclarina delik desik eden huzursuz
yetersiz ve doyumsuz mutsuzluga yitip
yok olarak inanip bir türlü kanaat
getiremedigi hayattan ögrenemedigi basit gercekligin sonunu, ölüm ona eninde sonunda kacisi olmayan mutlaklikla eze eze
eze ögretir.
Yenilip yönetemedigi görgüsüzlügün tahammülsüzlügün doyumsuzluguna
tatminsizligine hirsina tamahina
gösterisine öfkesine nefretine bagli ve güdümlü azgin sapkinligin kulu
kölesi olarak en zahmetsiz sorumsuz nefret dilini ve catisma kültürünü
kundaklayip derinlestiren kayip yitik ve kargasa ablukasinda alistigi servet
vurgun talan saltanat ve ganimetciliginin sonsuza kadar kalici ve yerlesik
halini almasi icin ülkenin devletin ve toplumun tüm zenginlik ve birikiml
kaynaklarini sahsi menfattine aktarip bindirmeye, kendi ihtiraslarinin disinda
hic bir sosyal siyasal ekonomik ve kültürel kiyametin umrunda olmadigi fitneci
fesatci ayristiran bogan baskilayan ezen sömüren acimasiz duyarsiz kayitdisi sorgusuz
sualsiz ve liyakatsiz keyfiyet istismarlariyla ( asil dertleri davalari ülke mülkü ve insanlik
deger birikimleri yagma yikimi olan ) odakli
iliskilidirler; feristah fermanina bop mirasindan karakter kisilik vade ve
programlanmis isbirlikci kuklaciligi
takinan gürüh…
Narkoz ve Istif atölyesini FRANSIZ SEMBOLISTLERINDEN bilhassa
okudugunu tercüme ederek bize „ benden baska kimse yapmadi „ diyerek CEMAL
SÜREYA-OKTAY RIFAT cekismesiyle tam bir yüksek devirli SERVETI FiNUN turbo
dinamigini Yapay Zeka türübünlerine topuklayarak cinnet ciritliligiyle aktaran yerden baslar bu izdiham, inziva ve
intihar kaynakciligin kökeni.
Oraya gelmeden de, sadece tasvirlerle, tariflerle kime nerde ne
diyecegini bilmeden yapay bir dilin sadece seckin zümrelere hapis ifadesizlik
bicimselligini ve sekilselligini özeyip süsleyen DIVAN`türünü tikanmis bogulmus
bocalamalardan hic cikmama kaydiyla, sözden yazidan ibaretliligi sonra ve daha
sonra ilerleyen yüzyillarda tiyatro resim mimari heykeltraslik basliklarinda bütün
kalip bezeme ve dekorlariyla devralarak BATI`dan arakladiklarini yasadiklari
topluma asilayip aktarirken, yine sadece Bati`dan geleceklerle eraha huzura
dirilige istikrara sagliga ve DENGEYE kavusacaginin iddasini misal siirin
`SAiRI AZAMI ` olarak ün söhret ve imkan zengini yapilan `sanat sanat
icindir`akli fikrine akli fikri sözü ve kalemi gömenlerden biriydi, kivranip
döndügü kabiz ve kisirlikta kime ne nerde nicin nasil ne diyecegini bilemeden
yazip okumanin ilkel yollarini `Ikinci Yeni´ ve IKiNCi CUMHURiYETCi`lere dogru
dösemedeki kalemsörlerinden olarak tarihe gecen ABDÜL HAK HAMIT TARHAN…kimdir
nedir nasildir; Makber örnegiyle yazinin devaminda desip didikleyecegim.
Seyfi Karaca………Mayis / 23