Gece, yer sarsıldıkça sarsıldı,
Afet tuttu ansızın uykuda sardı,
Dehşetle yer gök birbirine karıldı.
Her şey korku dolu bir karanlığa kapıldı.
İç burkan bir uğultuyla binalar çalkalandı!
Toprak yarıldı, demir eğildi, yol parçalandı!
Tabiattan yükselen figanla bütün yürekler yandı.
Bu mahşeri şaşkınlıkta çığlıklar arşta yankılandı.
Ecel alacağını aldı ve kopuşun şahidi geriye kalanlardı.
Birde vardiya işçileri, polis, hemşire ve gece bekçileri vardı.
Bu fıtrat üzere gelen bir deprem fırtınasıydı.                                                        
Tariflere sığmayan yıkımın çok derin acısıydı.

Tutunacak, sarılacak bir dal aradık karanlığa bakarak.                         
Yutkunduk kesif ölüm kokusunda nefesler daralarak,
Sesimiz buz kesti geniz yakan toz bulutunda.                                    
Ellerimiz bir yaraya dokunur gibi titriyordu betonda.
Adanmış yüreklerin, madencilerin açtığı tünellere bakarak,
Bitkin ve çaresiz bekledik, sessizce ağlayarak.                                                      
Kar ve yağmur kirpiklerimizi hiç bu kadar ıslatmamıştı.
Dilden dökülen sözler kalbi böyle sızlatmamıştı.
Bu ellerin birlikte yarayı sarışıydı.
Bu insanın ruhunda var olan iyilik yarışıydı.
Bu fıtrat üzere gelen bir deprem fırtınasıydı.
Bu yıkıma sebep beşerin kusurlu olmasıydı!

Acı kazındı yüzümüze bir yazıt gibi artık.
Şimdi hayaller avizeler ve aynalar gibi kırık.
Saat acıyı gösterir, bu gün günlerden acı, gelecek hafta acı!
Olduk yaşadığımız yerlerde eksik birer yabancı.
Kayboldu artık hiçbir adrese varamayız.
İzimiz üzere dönsek te eskiyi bulamayız.
Oysa içimizde çok şey biriktirmiştik söylenecek!
Ertelenmiş ne de çok işlerimiz vardı bitirilecek!
Okula gidecektik, çantamız kaldı başucumuzda.
Geçmiş günlerin anıları ıslak avucumuzda.
Bu fıtrat üzere gelen bir deprem fırtınasıydı.
Bu kayıpların, yitenlerin, eksilmeyen yasıydı.

Ne acı ne sevinç bitecek değil.
Sararak ve sarılarak karşılayacağız yaşanacak günleri.
Cemrenin düşmesi yakındır havaya, sonra suya ve toprağa,
Çiğdemler çıkacak topraktan renkleri hayat dolu.
Her şeyi çürüten toprak diriltecek düşen tohumları.
Bahar gelecek, ekinler yeşerecek, meyveler büyüyecek.
Sevgi yıkımdan güçlü, daha güçlü olacak.
Birden büyüyecek çocuklar...
Oyunları bırakıp iş tutacaklar, oynar gibi iş yapacaklar.
İnsana ve geleceğine sahip çıkacaklar…                                       
Bu fıtrat üzere gelen bir deprem fırtınasıydı.
Bitimsiz nimetlerin bir doğum sancısıydı.                                                            
                                                     14/02/2023   

                                                          Kenan DEMİREL

( Deprem Fırtınası başlıklı yazı KenanDEMİREL tarafından 11.03.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.