Dost sandıklarımdan eza gördüm ben

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez

Mükâfat bekledim, ceza gördüm ben

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez

 

Gözyaşlarım nice taşlar döndürdü

Gizli bir el ocağımı söndürdü

Omzumuza ağır yükler bindirdi

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez

 

Ayağımız uzun, yorgan kısadır

Gönül soframızda azık tasadır

Derdi çeken bilir, kadim yasadır

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez

 

Kaderin cilvesi, gülmez yüzümüz

Söz meclislerinde geçmez sözümüz

Karadır, değişmez alın yazımız

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez

 

Ağarmış saçlarım boşu boşuna

Bir ömür dönmüşüm sabır taşına

Bakmaz kader usta kanlı yaşına

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez

 

Billahi kalmadı zevki dünyanın

Meğerse kâbusmuş sonu rüyanın

Yoktur gecemize aksi ziyanın

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez

 

Küllerim savrulmuş, sönmüşüm şimdi

Meyvesiz ağaca dönmüşüm şimdi

Bilinmeze giden yönmüşüm şimdi

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez

 

Yürek yangın yeri, saçımızda ak

Hayat ağacından dökülür yaprak

Payımıza düşer bir avuç toprak

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez

 

Bekleme ki dertler bitecek bir gün

Ellerin başına yetecek bir gün

Ocağında baykuş ötecek bir gün

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez

 

Gözlerim dost arar, mahzun bakınır

Bu yalnızlık hâli kalbe dokunur

Bir seher vaktinde sala okunur

Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez


M. NİHAT MALKOÇ

( Dünyanın Çilesi başlıklı yazı M.Nihat Malkoç tarafından 8.03.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.