Şi Ra

Şİ'RÂ ( Zümer 47.)

Neler neler yaşadım neler gördüm dünyada

Kalayı altın diye satan düzenbaz gördüm

Hayatı aldatıpta kazanım yaptım sayan akıl zaafiyetinde

Küçülüp gülen gördüm..

Sözü nokta atışı doğruya saplayıp da menfaati uğruna 

Yalana tapan gördüm

Namazın arkasına sığınıp köşe bucak

Şeytanın yularıyla gezip dolaşan gördüm..

Musa'nın asasını yılan yapınca Allah 

Hakikati batıldan çekip çıkartan Allah 

Öyle gözler gördüm ki Firavunun yolunda

Dik duruşu var lâkin cehennemdi sırtında

Kendi k'azdığına düşüp boğulan gördüm.. 

Attı tuttu böhledi, saltanatı yeğledi, bir sıkımlık canıyla canları yakan gördüm

Dağ(dünya)a karşı bağırıp ,kendi sesine kılıç kuşanan nice ahmaklar gördüm 

Neler neler yaşadım neler gördüm dünyada 

Harfsiz nefessiz sûra üfleyeni de gördüm

Mezara konulmadan sorgu sual de gördüm..

Çok cenaze kalkmıştı gözlerimin önünde 

Sıra sıra dizili canlı cesetler gördüm

İstedim ki misafir olsunlar saf kalbime

Elimi uzatırken akrep suretler gördüm

İnsan ciğerlerime toplanan katran gibi

Beş para etmezleri handa sarayda gördüm..

Boylu poslu Nemrutlar zalim mi zalimdiler

Ne mümkündü onlarla rahat bir nefes almak

Susmak bana yakışmaz fıtratım değil zira

Kefenimi biçipte karşı çıktım yanlışa

Gördüm ki savunduğum Tanrı diyor Nemrut'a

Ağzıma çekilen ağır sürgüler gördüm

Bir noktacık sinekle can veren Nemrut gördüm..

Lût'un ceremesiydi ar namus hikayesi 

Nice cenabet gördüm kâr diyordu sevmesi

Cenneti huri sanan abaza, gafil ,zındık

Başına taşlar yağan nezih Meryem'i gördüm

İsa'yı konuşturan namus abidesini, huzurda bâki gördüm..

Ey sevgili Mustafa ey sevgili Muhammed 

Ben sana aşık oldum bu nasıl bir asalet 

En son karşıma çıktı ebucehil zihniyet 

Dünyaya gelişini büyük bir lütuf gördüm 

Senin gibi şahsiyet şu küçücük beşere

Nasıl etti tenezzül hayret ki hayret gördüm..

Yaşım kırka varmadan kırk ömür birden gördüm

Anlatsam anlaşılmaz anlaşılsa yaşanmaz

Sırtlandım ki kitabı ağır bir vebal gördüm

Hercai yüreğime yağmıştı tüm anlamlar

Cenneti cehennemi niyet köşkünde gördüm 

Beni bana sormayın ben beni bizzat gömdüm

Ardım sıra ağlayan yalnız Mustafa gördüm.. 

//

Onlar da görecekler onlar da bilecekler

Azrailin koluna elbette girecekler

Ben dünyada yandım kül oldum evet belki

Ham gideni orada bir güzel pişirecekler

Canan SERGÜL 🐛