HÂLÂ MI AŞK DERSİN
Engin ovalarda
Kan kırmızı gelincik tarlasıydın
Durmadan coşkuyla
Ç/ağlayan asi bir nehirdin
Laf anlamaz
Söz dinlemez
Haşarı bir çocuktun
Be hey deli gönül
Ya şimdi hissettiğin
Bu acı neyin nesi
Kıvranmaktasın
Bitimsiz sızılar içinde
Nereye koyar
Nasıl dindirirsin
Canını yakan sancıları
Değer mi bunca eleme
Bunca kedere
Acıya ısdıraba
Ey her şeyi çok bilen
Sen ne bilirsin
Aşk'ı aşk uğruna yanmayı
Sen ki
Tepeden bakarsın
Aşk'a aşıklara
Bir bilsen onun için
Yanmanın tadını
Bir bilsen o ateş içinde
Kavrulup yol olmanın adını
Bir değil bin ömür adarsın Aşk'a
Nazlı kelebekler gibi
Bir günlük ömrün olsaydı şayet
Gözünü bile kırpmadan
Sonunu düşünmeden
Yine aşk'a adardın
O bir günlük ömrünü
Ey deli gönül
Sen artık uslanmaz iflah olmazsın
Her gün pare pare dağılmaktasın
Hâlâ mı Aşk dersin
Bu nasıl sevdaymış ki
Seni kor alevlerin içinde yakar da
Bir ahh demezsin
Hiç şikayet etmezsin
Bu nasıl bir sevmekmiş ki
Yaraların oluk oluk kanarken bile
Acırken sancılar içinde
Kıvranırken bile hala Aşk dersin
Ey her şeyi çok bilen
Sen sevda nedir
Kendini sevda yüzünden
Yakmak nedir bilir misin
Sancılar içinde inlerken bile
İlle de o olsun
Ondan gelen her şeye
Razıyım dedin mi
Benim yaram yârdan gelir
Ben yârin sevisine de
Yarasına da razı olmuşum
Baş üstüne taç etmişim
Var sen bildiğini oku
Her şeyi çok bilen
Bana dokunma
Bırak yansın
Bırak kanasın
Bırak sızlasın
Bırak acısın
Acıyabildiği kadar
Yaram.