Demek ki ilk kolektif alan kişileri bir araya getirip kişileri birleştiren alandı. Kişiler üzerinde, diğer kişilerle ortak özelliğe sahip bir birim zaman vardı. Bir birim zaman beş baskıyı ortaya koyan beş bileşenden oluşuyordu.  

Kolektif alan kuvveti hem birleştirici, hem ayrıştırıcı, hem de ilk başlangıcı (kişilere dek temel özü) koruyan bir üçlü kuvvetti. Kolektif alan sabit düzlem alanı gibi çalışmıyordu.  Kolektif kuvvet kişileri birleştirmişti. Kişiler üzerindeki bir birim zamanı beş ayrı öbeğe ayırmış ve bu öbekleri beş ayrı işin eylem grubuna dönüştürmüştü.

Kolektif alanda sondaki oluş baştaki oluşa göreydi.  Kolektif alandaki gibi doğada böyle bir amaçlılık ya da içincilik yoktu. Çünkü kolektif alan doğa gibi rast gelelerle değil, kolektif öznelerin düzenlemesiydi.

Kolektif alan öbekleri beş iş eylemine dönüştürdükten sonra, şimdi sağlama yapmak için oluşan bu ayrışmayı tekrar baştaki kişisi özü koruyacak biçimde ortaklaştırmaya doğru yeniden birleştiren yaratıcı bir katalizördü.

Sündürülen lastiğe sizden bir kuvvet eklenmiştir. Ve sündürülmüş olan lastik te, üzerine eklenen kuvvet ile birlikte, sündürülmezden “önceki ilk bileşenli durumuna dönmek” ister.

Demek ki sündürdüğünüz lastiğe sizden bir alan kuvveti eklenir. Bir de eylemsizlik hareketi yasası nedenle sünen bir lastik üzerinde, lastiğin gerilmiş hali içindeki orta yerde lastiği ilk bileşimli konumuna doğru “kendisini çağıran kuvvet” vardır.

Yani sünen lastik git yapan bir kolektif kuvvet iken, kendisini çağıran lastik kuvveti ile gel olmuş olur (çekme itme eylemiyle olur). Kolektif özne içindeki kişinin kendisini çağıran kuvvet, kişinin bileşik zamanını çağıran bir gel olur.

Alan kuvveti kişi üzerindeki bitişik beş baskıyı birbirinden ayırırken "bileşim bağı" nedenle ayrışan parça zamanlar adeta sünerler. Sünme yay hareketi gibi yay hareketiyle sünen gerilmeyi tekrar geri çağırır.

( El Felsefesi Ve Tarihsel Yaratıcılık 3 başlıklı yazı Uraz Bayram tarafından 29.10.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.