Yaprakların hüznüne, tanıktır
eylül bile,
Şikâyet etseniz de toz kondurmam eylüle.
Zamansız karanlıklar, yaşanmış onca çile,
Şikâyet etseniz de toz kondurmam eylüle.
Postalar örselemiş, o nazende gülleri,
Tutulmuş düşünceler, prangalı elleri,
Sükûta saf tutmuşlar, farklı söylem dilleri,
Şikâyet etseniz de toz kondurmam eylüle.
İniltiler biter mi hayat koyup giderken,
Mutlu olunmaz elbet, insan bedel
öderken,
Hele yaşam savaşı, her cephede sürerken,
Şikâyet etseniz de toz kondurmam eylüle.
Eylül ki tüm ayların, biriktiği hüzündür,
Kimine kanlı kefen, kimisine düğündür,
Hele acı çekene, her bir günü sürgündür,
Şikâyet etseniz de toz kondurmam eylüle.
Zamansız sevişlerin, olduğu aydır eylül,
Uzaklaşma vaktinin, dolduğu aydır eylül,
Aşıkların maşuğu, bulduğu aydır eylül,
Şikâyet etseniz de toz kondurmam eylüle.
Bir dervişin dilinde, yaratana semahtır,
Mazlumların gönlüne, nakşedilen eyvahtır,
Yine insana umut, öngördüğü salahtır,
Şikâyet etseniz de toz kondurmam eylüle.
Varlığın benliğimi, aydınlatan
ışıktır,
Ol Âdem ki eylülün, her anına âşıktır,
Eylül ihtişamıyla, her anında çok şıktır,
Şikâyet etseniz de toz kondurmam eylüle.
Adem Efiloğlu