Kudret Uysal...İlkokul öğretmenimizdi  ve bizi  dört yıl okutmuştu.Gönlümün sarayı olan ancak şimdilerde harabeye dönen bir köy okulunda okudum,özellikle kış ve yağmurlu günlerde okula gitmek biraz işkence olurdu bizler için,eviniz  yaklaşık iki kilometre ilerdeydi ne soğuk geçirmez montumuz vardı ne su geçirmez çizmelerimiz...Ama tertemiz ana sütü gibi hayallarimiz vardı o yoklukta,onbeş yirmi santimetre kar yağdığını hatırlıyorum çocukkken.

Aydın ile Ramazan en tembel;Hasan ile Canan sınıfın en çalışkan öğrencileriydi.Şenay,Bayram,Emrah,Ferdi,
Zalike,Hüseyin Ali,Özge,Muharrem(en şımarık ve kavgacı olanı),Özlem(köy imamının kızı),Şerife,Selda,Ummahan  sınıf arkadaşlarımdı.Garip ya da nasip ne denilirse artık sadece iki kişi devlet memuru olabildi,kızlar ise erkeklerden önce evlendi çocuk denecek yaşlarda.

Öğretmenimize geri dönecek olursak,kırkbeş yaşlarında,sinirli,kır saçlı,şişman ve şiddet uygulayan bir öğretmendi hem fiziksel hem psikolojik.Sıra dayağında parmaklarımızın ucunu kopartırcasına  cetvelle vurması unutulur gibi değildi.Ne bu öfke,bu kin?

Konuşmanın yasak olduğunu o yaşlarda öğrendik."Konuşanlar çıksın tahtaya",derlerdi,kara tahta vardı o zamanlar bizler için ise darağacıydı.Tokatlar,tekmeler,hakaretler...

Öldüyse rahmet diyorum,sağ ise sağlıklı ömürler diliyorum,bana,puan vermemi isteseler on üzerinden üç verirdim.
Birincisi okuyup emek vererek öğretmenlik gibi kutsal bir mesleğe sahip olduğu için,ikincisi saygıda kusur etmemek adına bizlerden büyük olduğu için,üçüncüsü ise iş icabı da olsa bizlere katlandığı için.

Kafası kopasıcalar...En soğuk en iğrenç en anlamsız en çirkin sözlerdi beynimize işlenen,papağan gibi  günde  en az on sefer tekrarlardı.Gülerdik o yıllarda bize espiri gibi gelirdi,sonradan aklımız başımıza geldi ama  çıkıp da karşısına;

"Öğretmenim kafası kopasıcalar ne demek,atasözü mü deyim mi?Sizin de bir oğlunuz var,şımarıklık yapınca,ona da söylüyor musunuz bunu?Ya da eşiniz var ev hanımı,diyelim yemek yapmadı veya temizlik yapmayı unuttu ona da söyler misiniz?Müdür beye kızdınız diyelim,ona söyler misiniz?Komşunuz gürültü yaptı uyuyamadınız,kapısını çalıp bunu söyler misiniz?Yolda yürüyorsunuz,tanımadığınız birisi size adres sordu,söylediniz ama anlamadı,,defalarca söylediniz yine  anlamadı,ona da söyler misiniz aynı cümleleri?"diyemedik.

İnsan kelimelerin anlamını ve hayatın mayasını zamanla anlıyor.Bu bir hesap sormak değil,şuan karşımda olsa şunları söylemek isterdim Manisalı o öğretmenimize:
-Gerçek anlamında değil ama mecazi anlamında dediğiniz gibi  kafalarımız çoktan koparıldı  öğretmenim,tebrik ediyorum,ileri görüşlülüğünüz beni çok şaşırttı.

Kimimiz yanlış evlilik yaparak kimimiz yanlış tercihler yaparak,

Kimimiz ümitlerinin peşinden koşarken ödediği bedellerle kafası koparıldı.

Kimi çeşitli sebeblerle çeşitli amaçlara hizmet eden cematlere girerek kafası koparıldı.

Kimileri dini mezhebi dolayısıyla yok sayıldı,kafası koparıldı

Başsız tavuk gibiyiz  artık,sersem sersem oradan oraya çırpınıyoruz,siz haklı çıktınız öğretmenim,bu sözünüz kulağımıza küpe oldu.

( Kafası Kopasıcalar başlıklı yazı berberce tarafından 2.09.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.