Şeytan Âdem Ve Havva’yı Kandırdı
Hakka ve asra yemin olsun ki
Şeytan Âdem ve Havva’yı kandırdı
Ateşe koşan şeytan ah yandırdı
Oysa bilmedi ki günaha yanmak
aydınlanmaktı
Âdem de yıllarca günahına yandı
ağladı
Rabbim sonsuz merhamet sahibiydi
Af etti âdemi aydınlattı
Şeytanı yine karanlığında bıraktı
Uyansın diye gönülle gözler ve âdem
Uyarı içindi insan bu yazdı kalem
kalem
Gönderildi işte âdem âleme
Başladı Havva’yı aramaya
Kaybettiren Mevla Buluşturan Mevla
Şeytana kimse diyemez anla
Gönül yok nefsi yok gezmez imanla
Sandı insan yalnız kalacak zamanla
Kandırırım ben onları dedi yalanla
Hakikat vardı imanla Nur Kur’an’la
Gezdirir elbet Mevla kulunu
dermanla
Yandıkça kavruldu imanın karşısında
şeytan
Gezdirirken sürdü gönüllere şeytan bühtan
Tertemiz edendi Rahman
Kuluna sahip çıkandı verendi Rahman
Rahim olan
Ne zaman kulun ağrısa sol yanı
günahla görendi
Şeytan gülendi ki bir avuç su ile
söndü sanki
Her bir parçası dağıldı âleme
imandı bu söndüren
Âdemin kalbinin yamaçlarında esti
imanın rüzgârı nuruyla
Şeytan kandırayım dedi kendisi
kandı Âdem doldu nurla
Artık şeytanın mesafesi yükü ağırdı
Saklanacak bir yeri yoktu dünyası
karardı
Zaten karanlıktı dünyası şimdi her şeyi
kendine zarardı
Solmayacak baharları açtırırken
iman
Nasıl parçalanmasın Rahman varken
şeytan her an
Zor oyundu bu sonunu bilemedi
şeytan
Rahmanı unuttu şeytan bitti oyunu o
an
Aşk damlamıştı imanla âdemin
gönlüne
Şeytan bilemedi düştü tilkiliğin
peşine
Gönül düşse de gönül gurbetine
Dost olan Allah vardı gönül içinde
Sönecek ateşin ey şeytan söndüren
Rabbim
Söndükçe azabın artacak yakın beni
diyeceksin
Kendi oyununda kendini bitirensin
Rabbim ben bilemedim
Sen bilen teksin diyeceksin
Secde etmediğin Âdeme secde dahi
etmek isteyeceksin
Fırsat geçti lakin sen fark hala
etmeyeceksin
Mehmet Aluç