GELİN-CİK !

Dalında salınan bir gelincik çığlıklar içinde 

tenine değen rüzgara serzenişte.. 

Yanında bir çalı, sürekli onu taciz etmekte arsızca.. 

Oysa ne çok isterdi korunaklı bir 

limanda huzura sere serpe uzanmayı.. 


Kim anlayacak tı ki ruhundaki yaralarıyla, 

yararları arasındaki çelişkiyi çözmeye çalıştığını.. 

Kim bilir kim sökecekti, 

tutunmaya çalıştığı toprağından


Düşler biriktirdi, rüzgarın yaprağını yırttığı dallarına

Gecenin gözlerini diktiği, 

huysuz bir kediciğin tırnakları arasında 

Celladını bekleyen bir mahkum gibiydi aslında, 

çaresizliğin dibine vuruyordu, 

bulutların döktüğü her damla gözyaşıyla boğulan, 

kursağında bir yudum huzur bulamamışken, 

bir de yaşama tutunma çabası da cabası. 

 

Yanyana yürüyebilmek bir adım ötesi cehennemken bile, 

Anlardan buketler biriktirmek, 

saatlerin tik takları bile yalanken.

Yalın bir yalnızlık, akladığı yüreğindeki 

cesetlerden kurtulup, deva bulamadığı 

umudunu beleme telaşı.


Tene pelesenk olan, dilde saklı cümlelerini 

kendine bile söylemekten çekinen, 

Çekindikçe çekilen nefeste kaybolan bir benlikle, 

hayata isyan narası.. 

 

Gül gibi kokusu olmayacak belki, ama her 

yürek ayrı bir kokuya sahipti.. 

Sadece farkında olanların bildiği, 

dokunmadan da yanmanın, 

dokunduğunda da kırılmanın.

Kırıldığında kendi özüne dönüp, onarmanın, 

onarırken de ne denli bitişe vardığının da farkında aslında.. 

Her bitiş yeni bir başlangıç olacaktı. 


Renklerinden gökkuşağı faydalandığında bile çoğalıp 

uçsuz bucaksız diyarlara ermenin hazzına varacaktı.. 

Bıraktı ruhunu özgürlüğün ellerine.. 

Ömre teslim olamayan gelincik, artık ne bir gelindi, 

ne de cik.. 


Hiçliğin yakıp kül ettiği andan geçiyor artık.. 

Gitmenin verdiği his kayıplarının kapısından geçti ve 

son perde kapandı ardından. 


Beyaz bir gece, kapkara bir güneşe doğru yolculuk vakti.. 

Açıp kollarını iki yanına, yürekte sadece sevda 

götürebildiği noktaya doğru.. 


Ele avuca sığmayan, girdiği kaba şekillenmeyen 

bir ömür bırakıp ardında.. 

Gitti.. ve gittiği gün de dünya ve hayat da bitti.. DDD 

Derya Dender 29 Haziran 2022……12:28 İSTANBUL

( Gel-incik başlıklı yazı Derya Dender tarafından 29.06.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.