UZAK DUR!


Sînedeki sürahiye fitne dolmuş ey gönül
Kin dağına otağ kurup kışlayandan uzak dur
Nazargâh-ı ilahîye arsız olmuş "Bey" gönül
Hoş gelene mezhep sorup dışlayandan uzak dur


Hayy'dan gelen haslet ile bezeyerek özünü
Sebat eyle menzilinde ukbaya dik gözünü
Bir besmele ya da selam yakışırken; sözünü
İnat ile şerre karıp başlayandan uzak dur


Can yurduna kuş gönderen kafes kurmuş fanustan
Lakin, bil ki tekin değil gezdiğimiz her bostan
Nice veciz söz var iken Mevlana'dan, Yunus'tan
Her kemini kine sarıp taşlayandan uzak dur


Bal tadında muhabbete bulaştıkça siyaset
Bileniyor kör bıçaklar; yeni değil bu adet
Kalp kırmayı günah bil sen, onarmayı ibadet 
Ar-adabı abes görüp boşlayandan uzak dur


Al sancağın sînesinde bulmuş iken ilacı
Tefrikanın pençesine kaptırmışız; ne acı!
Meyvesi her derde şifa sevgi denen ağacı
Kin denilen diken ile aşlayandan uzak dur


Ne Acem ne Rum'dan öte, ne Halep'te, ne Çin'de
Hayır ve şer, her ne varsa hepsi kalbin içinde
Bir çakalı adam edip dar gününde geçin de
Rüyasında bile hinlik düşleyenden uzak dur


Dünkü masum mülayimler dönmüş sinir küpüne
Kim bilir kaç can kırık ki kan sızıyor dibine
Yanaşmadan incele bir, bak dilinin tipine
Yaftasıyla yola düşen, fişleyenden uzak dur 


İnsanoğlu sanatkârdır gönül tezgâh söz desen
Bir kilimi paspas eder incitecek söz desen
Varsın kırsın mütecaviz; güzel, veciz söz de sen
Kilimine kinden nakış işleyenden uzak dur


Mecit Aktürk
( Uzak Dur başlıklı yazı Mecit Aktürk tarafından 24.06.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.