Online Üye
Online Ziyaretçi
Başkanlık sistemi
yarım kaldı. Kalksın artık bu siyasi bölünmüşlük.
Devlet yönetimi başkanlık sistemine geçti ama parlamentonun yarı parlamenter mi ne olduğu belli değil, ucube kaldığı aşikâr. Yerel yönetimler ise hâlâ parlamenter sistemle devam ediyor.
Bizim önce bir
birliğe ihtiyacımız var… Onun için;
Başkanlık sisteminin en önemli getirisi; siyasi olarak
paramparça bir toplum yapısından iki bölüme “çıkan” bir birlik oluştu. Önceden
paramparça siyasi bir toplum vardı. Cumhur ittifakı doğru da millet ittifakı
yanlış diye bir söyleme asla girmiyorum, orası siyasi bir konu. Benim derdim toplumda
birlik sağlamaktır. Birlik olmayan yerde dirlik de olmaz.
Şimdi olması gereken ise şudur;
1. Partiler tamamıyla kapatılmalıdır. Zaten şu anda partiler dernek pozisyonuna düştüler. Ama yine de kapatılmalıdır. İşte o zaman siyasi bir bütünlük tam olarak sağlanmış olur. Parti yardımından da devlet büyük kar eder.
Her ilin ne kadar milletvekili sayısı varsa, isteyen aday olur ve en çok oy alandan itibaren milletvekili sayısı o ilden meclise gider. KPS sınavı gibi. Parti-marti yok artık.
2.
Yerel yönetimler
ise başkanlık sistemine geçmelidir. Valiler,
belediye başkanı görevini yapacak birini atamalıdır. İki başlı yönetim olur
mu?!
Mesela bir vali yardımcısı yerel yönetimlerle ilgilenir. Yerel yönetimlerde de işte o zaman halkta siyasi bir birlik sağlanmış olur. Belediyeler, kendine oy vermeyene veya kendini desteklemeyene tavır almaz. Yolsuzluklar da minimize olur. Belediye başkanlarına ayrıyeten bir maaş ödenmez ve büyük bir tasarruf da sağlanmış olur. Ama en önemlisi; toplumda bir birlik ve beraberlik sağlanmış olmasıdır.
Halk meclis üyelerini seçer milletvekilleri gibi ve meclis üyelerine bir vali yardımcısı başkanlık yapar ve ili yönetir veya ilçelerde, bir kaymakam yardımcısı meclis üyelerine başkanlık yapar.
Muhtarların da bir meclisi olur ve onlar da bu yönetime katılır. Muhtarlar, sorunları yerel meclise sunar, orada meclis üyeleri tarafından tartışılır ve hizmete gidilir.
Nedir bu toplumdaki bölünmüşlük, nedir bu düşmanlık. Bizim önce birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var…
Bir birini tanımayan iki kişi bir araya gelse hemen hangi siyasi görüşten olduğunu sorguluyor zihninde. Ona göre zarf atıyor önce ve yokluyor karşısındakini. Kalksın artık bu siyasi bölünmüşlük.
(Mümin Sağlam)