Şiir, yaşanmış ve yaşanması mümkün olmayan yaşanmışlıkları içinde yaşatan soylu bir sanattır. aklın en derininden yol alıp kalbin en derinlerine nüfuz eden, bedeni ruha esir kılan yapıdır.
Hem düşünmek hem hissetmek ve hem mücevher işliyormuş gibi incelikle üzerinde çalışmakla bütünleşmiş olduğundan şiir; üç beş laf cambazının sirk çadırı değil; sabrın ve yolları aşmışlığın Mecnun'u olmuş, ince eleyip sık dokumuş kâtiplerin kütüphanesidir.
Şiir her dizesinde saklı anlamlar taşımalı her dizesi kendi anlamını taşımakla beraber bütününde tek bir anlama ulaşmalı. Her okuyuşta farklı dünyalara kapı açmalı aynılığın ve kendini elevermişliğin önünde kale gibi durmalıdır. Zira şiiri şiir yapan da budur. Yeni düşüncelerle yeni hislere kapı açmayan her okuyuşta aynı kapıya çıkan yazı, bilimsel makaledir. Oysa şiir bundan ayrı olarak daha derin anlamlarla farklı pencerelerdeki farklı manzaraları gösterecek evin kapısıdır
-Yusuf DEMSAZ