Sen tabipsin sevgili, ben medet uman hasta
Ay sahile düşünce kutlu haber sal da gel
Bilmez misin yıllardır gönlüm sınırsız yasta
Şifalı ellerine dermanımı al da gel
Beni candan bezdiren dert seninle ilgili
Ben medet uman hasta, sen tabipsin sevgili

Öksüz bir yıldız kayar her veda sahnesinde
Felekten açılırsa iki gönül arası
Gözlerine sis çöken âşığın sinesinde
Nasıl şifa bulsun ki aşkın hicran yarası
Aşk ayrılık çarkında tutar mı ince ayar
Her veda sahnesinde öksüz bir yıldız kayar

Sessiz bir ihtilal var sensiz kalan ruhumda
Sen giderken gönlümde kanayan bir gül kaldı
Anladım yarım sevda vuslatından mahrum da
Bana kendi aklına isyankâr gönül kaldı
Bilemezsin sevgili, başka bir ihtimal var
Sensiz kalan ruhumda sessiz bir ihtilal var

Ne milimle ölçüldü, ne dirhemle tartıldı
Aşkın cismi yok gülüm vurulmuyor mihenge
Sana uzanan yolda güneşim karartıldı
Sırat köprüsü'ndeyim, bıçak sırtı zor denge
''Elveda! dediğinde'' devasa dağ küçüldü
Ne dirhemle tartıldı, ne milimle ölçüldü

Yüreğinden sürgünüm itiraf etmesen de
Gözlerinden anladım neye yarar ki inkâr
Sabrımın tezgahında dokuduğum desende
Bu ateşi yakarken hiç mi düşünmedin yâr
Şafak sökümü başlar gecene tutsak günüm
İtiraf etmesen de yüreğinden sürgünüm

Sessiz bir ihtilal var mermer abidelerde
Yollarına sersefil adım attığım şehrin
Bir damla kan akıtmaz hasret kalbi deler de
Suskun tanıkları var yüzüme akan nehrin
Gözleri bağlı değil, tedbirinde ihmal var
Mermer abidelerde sessiz bir ihtilal var

Bu, aşk değil sevgili; ömrüme ziyan zehir
Varsa damla gözyaşın bu ateşi söndürsün
Deltasına varmışken; hırçın, girdaplı nehir
Yok mu bir tek selamın beni başa döndürsün
Sinemde harlı ateş sence ne'yle ilgili
Ömrüme ziyan zehir; bu, aşk değil sevgili

Gözümün daldığı yer, yetim bir iç çekiştir
Ne gerilecek bir göğüs ne de tahammül kaldı
Desen de: ''Vuslat için umudunu pekiştir!''
O yangının yerinde birkaç avuç kül kaldı
Ufkum hâlâ feleğin hıncını aldığı yer
Yetim bir iç çekiştir gözümün daldığı yer

Sessiz bir ihtilal var, işmara ramak kaldı
Bir vaha bulamadı serabınla yaşayan
Bana Sahra Çölü'nde seni aramak kaldı
Aşkım dillere destan, tutkum takdire şayan
Leyla'nın yasağına, Mecnun'undan ihlal var
İşmara ramak kaldı, sessiz bir ihtilal var

Sessiz bir ihtilal var, tek kıvılcım bekleyen
Akla ziyan bildiğim masum aşkımdan miras
Beni suskun isyankâr hanesine ekleyen
Ne'ydi diye sorarsan küllenmeyen ihtiras
Bildiğin gibi değil, bende başka bir hal var
Tek kıvılcım bekleyen sessiz bir ihtilal var
*****

( Sessiz İhtilal başlıklı yazı İrfan Yılmaz tarafından 6.06.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.