Vefasız nerede, diyorlar bana?
Bu şehrin kulları, soruyor seni.
Ararım her yerde, yâr yana yana,
Bu şehrin yolları, yoruyor beni.

Gideyim diyorum, hisler karmaşık,
Karşıma dikilir, derler,“dur aşık!”
Al beyaz, mor sarı, pembe sarmaşık,
Bu şehrin gülleri, sarıyor beni.

Ebedî mesken mi, tuttun yâd eli?
Kokunu duyardım, aşsaydım beli,
Toroslardan inip, esince deli,
Bu şehrin yelleri, seriyor beni.

Her şafak yeni bir, umut doğuyor,
Yaylada bir dilber, koyun sağıyor,
Baharda yağdı mı, yoğun yağıyor;
Bu şehrin selleri, geriyor beni.

Koca Kırıkhan'da, say ki bir hiçim,
İlgine muhtacım, sevgine açım,
Yüzümde çizgiler, ağardı saçım;
Bu şehrin yılları, vuruyor beni.

Gölbaşı’nda ıssız adaya çıksam,
Kendimi bir tek göz, odaya tıksam,
Kayığa binip de bol kürek çeksem;
Bu şehrin salları, sürüyor beni.

Sınır boylarında, gezer marallar,
Sakın yanaşmayın, avcı yaralar!
Dayanmaz yüreğim, kendin paralar,
Bu şehrin telleri, koruyor beni.

Ben Kerem, sen ise dönmeyen Aslı,
Ne zaman bitecek, bu hüzzam faslı?
Kilitler paslanmış, kapılar yaslı,
Bu şehrin zilleri, arıyor seni,
Bekletme, Yaradan, görüyor beni.

14.05.2022
Muhittin Alaca

( Bu Şehrin Gülleri başlıklı yazı Alaca tarafından 14.05.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.