Tilki,tavşan ve keklik üç samimi arkadaş, yazın kavurucu sıcaklığında her zaman gittikleri hem kana kana su içtikleri hem de serinledikleri o koca derede alırlar soluğu.Ancak onları bekleyen kötü bir sürpriz vardır:
-Dur,bir dakika,artık buradan su içemezsiniz,der, üç dört metre ilerden kızgın bir ses.
Şaşkınlık içinde birbirlerine bakarlar,tilki,kurnazlığını kullanıp;
-Çok susadık çakal kardeş, bu son olsun,bir daha bu mıntıkaya uğramayız,dese de çakalı kararından döndüremez.
"Gidin burdan,daha fazla kızdırmayın beni!"
Keklik,yanık sesiyle türkü çağırmaya başlar,dikkatini dağıtabilir,kendimize acındırabilir miyiz diye,o da işe yaramaz.
Akıllı tavşan,tilkinin kulağına şöyle fısıldar:
-Koca baba,yaşlı erkek aslana koydukları isim,olsaydı bu böyle racon kesemezdi.Aslanların olmadığı yerde çakallar,kral kesilir.